Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2014/25757 E. 2015/27173 K. 22.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/25757
KARAR NO : 2015/27173
KARAR TARİHİ : 22.06.2015

MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli hırsızlığa teşebbüs, nitelikli mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir.
Suça sürüklenen çocukların, Telekomünikasyon Kurumu’na ait telefon kablolarını çalmak üzere anlaştıkları, gece sayılan zaman dilimi içerisinde, yer altında bulunan kablolara ulaşmak için rögar kapaklarını kırarak çalmak için kabloları kestikleri, kabloları çıkartmak isterlerken, durumun farkedildiği ve kovalamaca sonucu çocukların yakalandıkları, böylece suça sürüklenen çocukların nitelikli hırsızlığa teşebbüs ve nitelikli mala zarar verme suçlarını işlediklerinin iddia edildiği olayda, suça sürüklenen çocuk, katılan ve tanık beyanları, olay tutanağı, görgü ve tespit tutanağı ile tüm dosya kapsamına göre, suçların çocuklar tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.

Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, suça sürüklenen çocuklar müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5271 sayılı CMK gereğince baro tarafından görevlendirilen müdafiye Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nden ayrık olarak “Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Görevlendirilen Müdafii ve Vekillere Yapılacak Ödemelere İlişkin Tarife” gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenecek olan meblâğın yargılama giderlerinden olmadığı, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesi uyarınca, suça sürüklenen çocukların adaletin selameti gerektiriyorsa mahkemece görevlendirilecek bir avukatın yardımından para ödemeksizin yararlanabilme haklarının bulunduğu gözetilmeksizin, yazılı şekilde 5271 sayılı CMK’nın 150/2. maddesi gereğince atanan müdafiye bu kapsamda ödenen ücretin, yargılama gideri olarak suça sürüklenen çocuklara yükletilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Kanun’un 8.maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; fakat, bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun’un 322.maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından yargılama gideri ile ilgili bölümün tamamen çıkartılarak, yerine “altı adet davetiye gideri olan 42 TL’nin suça sürüklenen çocuklardan eşit olarak tahsiline” cümlesinin eklenmesi suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 22/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.