Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2014/2199 E. 2015/21704 K. 02.03.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/2199
KARAR NO : 2015/21704
KARAR TARİHİ : 02.03.2015

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Mala zarar verme, kasten yaralama, 6136 sayılı kanuna muhalefet
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Mala zarar verme suçu, başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç,seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma,yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanılış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder.Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır.Bozma,suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir.
20 YD 096 plakalı aracın içerisinde seyir halinde olan sanık …, katılan sanıklar … ve … ile kendisine ait … plakalı aracı ile seyir halinde olan katılan sanık … arasında, trafikte hatalı araç kullanma meselesi nedeniyle meydana gelen tartışma neticesinde çıkan kavgada; katılan sanık …’in, katılan sanık …’e ait aracın dikiz aynasını, yumruk vurmak suretiyle ve görgü tespit tutanağında belirlendiği şekilde kırdıktan sonra katılan sanıklar … ile …’i yumruk vurmak suretiyle ve etkisi basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaraladığı, katılan sanık …’nın araçtan getirdiği ve 6136 sayılı kanun gereğince taşınması yasak niteliği haiz olduğu belirlenen bıçağı, katılan sanık …’e verdiği, katılan sanık …’in söz konusu bıçak ile katılan sanık …’in baldırından etkisi basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaraladığı, söz konusu bıçağın sanık …’a ait olduğunun belirlendiği, bu şekilde sanık ve katılan sanıkların üzerlerine atılı olan suçları işlediklerinin iddia edildiği olayda;
1-Katılan sanık … hakkında kasten yaralama ve 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçlarından verilen hükümlere,katılan sanık … hakkında kasten yaralama, mala zarar verme suçlarından verilen hükümlere ve katılan sanık … hakkında kasten yaralama suçundan verilen hükme yönelik yapılan temyiz taleplerinin incelenmesinde;
5271 Sayılı CMK’nın 231.maddesine göre verilen ve davayı sonuçlandırıcı nitelikte olmayan “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına” ilişkin karara karşı aynı kanunun 231/12. maddesine göre itiraz yolu açık olup temyiz olanağı bulunmadığı, sanıklar hakkında 12.05.2011 tarihinde verilen, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara karşı katılan sanık …’in, yaptığı itirazı üzerine, Denizli 4. Ağır Ceza Mahkemesinin yaptığı inceleme sonucunda verdiği red kararı ile verilen hükümlerin kesinleştiği anlaşıldığından, katılan sanık …’in temyiz istemi ile katılan sanık … hakkında kasten yaralama suçundan ve katılan sanık … hakkında kasten yaralama ve mala zarar verme suçlarından hükmolunan cezaların miktar ve türüne göre karar tarihi itibariyle; 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanuna, 6217 sayılı Yargı Hizmetlerinin Hızlandırılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 26. maddesiyle eklenen geçici 2. maddesi uyarınca, doğrudan verilen 3.000 TL ve altında kalan adli para cezalarının temyizinin mümkün olmadığından katılan sanık … müdafii ile katılan sanık …’in bu suçlardan kurulan hükümlere yönelik temyiz isteklerinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’un 317.maddesi gereğince REDDİNE,
2-Sanık … hakkında 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçundan verilen mahkumiyet ve sanık … hakkında 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçundan verilen beraat hükmüne yönelik yapılan temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre; kabullerde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık … hakkında, 5237 sayılı TCK.nun 58/7. maddesi gereğince mükerrirler hakkındaki infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık … ile sanık … Müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 02.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.