Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2014/21903 E. 2017/6214 K. 16.02.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/21903
KARAR NO : 2017/6214
KARAR TARİHİ : 16.02.2017

MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : TCK’ nın 155/1, 62, 52/2 maddeleri gereğince mahkumiyet

Güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm sanık tarafından temyiz edilip, katılanın kollukta vermiş olduğu 02.05.2012 tarihli ifadesine göre suç tarihinin 2009 yılının son ayları olduğu tespit edilerek dosya incelenerek gereği düşünüldü.
Katılan ile sanığın bir süre aynı birlikte yaşadıkları, sanığın, katılan adına suça konu….. plaka sayılı aracı satın aldığı, 2009 yılının sonlarına doğru aralarında çıkan anlaşmazlıklar nedeni ile katılanın kamyonun anahtarını da yanına alarak annesinin evine gittiği, buna rağmen sanığın kamyonu götürüp iade etmediğinin ve bu suretle güveni kötüye kullanma suçunun oluştuğunun iddia edildiği olayda, katılanın 02.05.2012 tarihli kolluk ifadesinde suça konu aracın anahtarını alarak evi terk ettiğini beyan etmesi karşısında sanığın ne şekilde kamyonu götürdüğü araştırılıp, katılanın rızasının bulunup bulunmadığı hiç bir kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ortaya konulup sonucuna göre hırsızlık suçunun oluşup oluşmadığı tartışılmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
5237 sayılı TCK’nın 155/1. maddesinde düzenlenen “güveni kötüye kullanma” suçunun soruşturma ve kovuşturmasının şikayete bağlı olduğu, 2009 yılında işlenen suç için katılanın 20.02.2012 tarihinde şikayetçi olması karşısında, aynı Kanun’un 73/1. maddesine göre altı aylık yasal şikayet süresi içinde “şikayette bulunulmadığı” nazara alınarak aynı maddenin 4. fıkrası uyarınca davanın düşmesine karar verilmesi gerekirken yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca, sair yönleri incelenmeyen hükümlerin BOZULMASINA, 16/02/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.