Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2014/21681 E. 2015/26093 K. 02.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/21681
KARAR NO : 2015/26093
KARAR TARİHİ : 02.06.2015

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir.
Hırsızlık suçu, bir başkasının taşınır malının, rızası olmaksızın alınması ile oluşur…. geçerli olabilmesi için bulunması gereken koşulların varlığı hâlinde zilyedin rızası bir hukuka uygunluk nedeni teşkil edecek ve suç oluşmayacaktır. Failin kendisine veya başkasına bir yarar sağlamak maksadıyla hareket etmesi yeterli olup, bunun fiilen temini şart değildir. Bu yarar, maddi veya manevi olabilir. Almak fiilinden maksat, suçun konusunu oluşturan mal üzerinde mağdurun zilyetliğine son verilmesi, mağdurun suç konusu eşya üzerinde zilyetlikten doğan tasarruf haklarını kullanmasının olanaksız hâle gelmesidir. Bu tasarruf olanağı ortadan kaldırılınca suç da tamamlanır.
Sanığın ….Köyü tüzelkişiliğine ait arazide bulunan 2 adet söğüt ağacını yakacak odun elde etmek amacıyla kesip parçalaması ve daha sonra nakletmek üzere yerinde bırakması şeklinde cereyan ettiği iddia ve kabul edilen olayda;
Sanığın, söz konu ağaçları hırsızlık yapmak amacıyla zorunlu olarak kesmek suretiyle çalınmak istenen malın aynına zarar vermekten ibaret eyleminin, bir bütün halinde hırsızlığa teşebbüs suçunu oluşturacağı gözetilmeden, yazılı şekilde mala zarar verme suçundan mahkûmiyet hükmü kurulması,
Kabule göre de;
Sanık hakkında, “daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olmaması ve suç işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği olumlu davranışlar nedeniyle tekrar suç işlemeyeceği hususunda olumlu kanaat oluştuğu” gerekçesiyle, 5237 sayılı TCK’nın 51. maddesine göre cezanın ertelenmesine karar verildiği halde, bu kez “Sanığın adli sicil kaydında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karar bulunması, sanığın kişilik özellikleri ve bir daha suç işlemeyeceği hususunda olumlu kanaate varılamadığı” şeklinde gerekçe gösterilerek, 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi suretiyle, aynı gerekçelerin hem lehe hem aleyhe değerlendirmede esas alınarak çelişki yaratılması, buna göre yasal olmayan gerekçelerle sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanun’un 326/son maddesi uyarınca sonuç ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 02/06/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.