Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2014/20809 E. 2015/26555 K. 10.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/20809
KARAR NO : 2015/26555
KARAR TARİHİ : 10.06.2015

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın yokluğunda verilen mahkumiyet hükmünün, daha önce geçerli tebligat yapılmadan sorgusu sırasında bildirdiği adresine Tebligat Kanununun 35. maddesi uyarınca yapılan tebliği geçersiz olduğundan, öğrenme üzerine sanığın 22.02.2013 tarihli dilekçe ile eski hale getirme talebiyle birlikte yaptığı temyiz isteminin süresinde olduğunun kabulü ile yapılan incelemede:
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması,malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi,failin kendisine verilen malı,veriliş gayesinin dışında,zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması,rehnetmesi tüketmesi,değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Katılanın SGK işlemleri için daha önce emekli olan bir arkadaşından kendisine yardım ettiğini öğrendiği sanığın emeklilik işlemlerini yürütmek amacıyla açtığı iş yerine gittiği, sanığın belirlenen işlem için katılandan sözleşme yaparak 3,180 TL aldığı ancak devamında iş yapmadığı gibi parayı da iade etmediği olayda, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik göülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanan delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak,
Sanığın mükerrirliğine esas alınan ilamın kesinleşip kesinleşmediği araştırılıp sonucuna göre, sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.