Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2014/19578 E. 2014/19053 K. 18.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/19578
KARAR NO : 2014/19053
KARAR TARİHİ : 18.11.2014

Tebliğname No : 11 – 2010/209027
MAHKEMESİ : Çorum 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 24/12/2009
NUMARASI : 2008/452 (E) ve 2009/627 (K)
SUÇ : Dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; Failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır.Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
TCK’nın 158/1-d bendinde belirtilen, kamu kurum ve kuruluşlarının, kamu meslek kuruluşlarının, siyasî parti, vakıf veya dernek tüzel kişiliklerinin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunun işlenmesi, nitelikli hâl kabul edilmiştir. Söz konusu kurum yada kuruluşların konumunun suçun işlenmesinde kolaylık sağlayacağı düşüncesi, bu kurum ve kuruluşların bu suçta araç olarak kulanılmasının, ağırlaştırıcı neden olmasını gerektirmiştir.
Bu nitelikli halin uygulanabilmesi için, bunların isminin kullanılması yeterli olmayıp maddi varlığının kullanılması gerekmektedir. Araç olarak kullanılma, bu kurum veya kuruluşlara ait yazı veya belgeleri amaç dışı olarak kullanmak şeklinde olabilir. Bu kurumlara ait kimlik belgesinin gösterilmesi, basılı evraklarının, kıyafetlerinin, taşıtlarının kullanılması mağdurda güven oluşumunu sağlayacaktır.
Sanık Menderes’in katılana ait kamyonda şoför olarak çalıştığı, katılanın kendisine ait kamyonunun ihtiyacı olan malzemeleri tanık K.. M..’nin sahibi olduğu Austin Ticaret’ten 470 TL ye aldığı, karşılığında bu firmaya açık senet verdiği, teminat olarak verilen senette sadece katılanın isim ve imzasının bulunduğu, tarih, miktar ve alacaklı bölümlerinin senette yazılı olmadığı, sanık Menderes’in katılanın yanında çalıştığı dönemde suça konu senet bedelinin henüz ödenmediği, katılanın il dışında olduğu bir tarihte yanında çalışan sanık Menderes’in arayarak malzeme aldıkları işyerinin senet borcunu ödememeleri halinde senedi icraya koyacaklarını söylediği, bunun üzerine katılanın senet bedelini sanık Menderes’e gönderip borcu ödemesini istediği, sanık Menderes’in de malzeme alınan işyerine gidip borcu ödeyerek teminat olarak verilen açık senedi aldığı, daha sonra senedi yırtarak imha ettiğini söylediği, ancak gerçekte sanık Menderes’in senedi yırtmadığı, çalıştığı katılanın yanından ayrıldığı ve aralarındaki iş ilişkisinin sona erdiği, sanık Menderes’in ödediğini ve yırttığını söylediği suça konu senedin ise sanık Menderes’te kaldığı, açık senedin ön yüzüne yazı ile meblağ kısmına “22.000.000.000”(Yirmi iki Milyar)TL keşide tarihine 20/06/2004, ödeme gününe ise 20/07/2004 yazılarak doldurulduğu, sanık Menderes’in bu senedi götürüp diğer sanık A.. B..’a verdiği, sanıklar F.. A.., A.. D.. ve S.. B..’ın suç işleme konusunda fikir ve irade birliğine vardıkları, sanık A.. B..’ın gerçekte aralarında herhangi bir alışveriş ve ticari ilişki bulunmamasına rağmen senedin arkasına sanıklar M.. D.., A.. D.., F.. A.. ve S.. B..’ın imzalarını attırarak bu kişileri borçlu olarak gösterdiği ve söz konusu senedi Çorum 3. İcra Müdürlüğünün 2006/2857 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıkları, katılana ait … plakalı araca haciz konulmasına sebebiyet verdikleri, sanıkların hem dolandırıcılık hem de resmi belgede sahtecilik suçunu işledikleri iddia edilen olayda,
Dolandırıcılık suçunun kamu kurumu olan Çorum 3.İcra Müdürlüğünün aracı kılınması suretiyle işlendiğinin iddia ve kabul olunması karşısında; İddianamede sahtecilik suçundan da kamu davası açıldığı gözetilerek eylemin suç tarihinde yürürlükte bulunan Türk Ceza Kanun’unun 158/1-d, maddesinde öngörülen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdirinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi yerine, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş olup sanıklar S.. B.. müdafii, M.. D.. müdafii, sanık A.. B..’ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı, 5320 sayılı Kanunun 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.