Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2014/18901 E. 2015/27050 K. 17.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/18901
KARAR NO : 2015/27050
KARAR TARİHİ : 17.06.2015

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Mala zarar verme, tehdit, hakaret
HÜKÜM : Temyiz isteminin reddine dair ek karar, mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
1-Sanık … hakkında kurulan hakaret ve mala zarar verme suçları yönünden kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Temyiz isteminin reddine dair 02/07/2014 tarih ve 2013/837 esas 2014/348 karar sayılı ek kararda bir isabetsizlik görülmediğinden, bu karara yönelik temyiz itirazlarının reddiyle anılan ek kararın ONANMASINA,
2-Sanık … hakkında kurulan tehdit suçu yönünden kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Tehdit, bir kimsenin başkasını,kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğini veya malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağını veya sair bir kötülük edeceğini bildirmesidir. Bu suçta fail, ağır ve haksız bir zarara uğratılacağını mağdura bildirmektedir. Gerçekleşmesi failin iradesine bağlı olan ve gelecekte vuku bulacak bir kötülüğün, gerçekleşecek gibi gösterilmesidir. Tehdit mağdurun karar verme ve serbest hareket etme özgürlüğünü kısıtlamalı iç huzurunu bozmalı ve onu endişeye düşürmelidir. Mağdura yapılan tehdidin,onun iç huzurunu bozmaya,onda korku ve endişe yaratmaya elverişli olması gerekir. Failin tehdit fiilini bilerek ve isteyerek işlemesi,verileceği söylenen zararın haksız olması yeterlidir. Fiilde korkutuculuk, ürkütücülük, ciddiyet yoksa tehdit kastının varlığından bahsedilemez. Mağdur haksız bir zarara uğrayacağı endişesine kapılmamışsa, korkutuculuk oluşmamıştır. Tehdit suçunun, bahsedilen yasal unsurlarının gerçekleşip gerçekleşmediği olaysal olarak değerlendirilmeli, fail ile mağdurun içinde bulundukları ortam, söylenen sözler, söylenme nedeni ve söylendiği koşullar nazara alınmalıdır.
Sanık ile katılan arasında eskiye dayalı husumet bulunduğu, sanığın katılana hitaben ” seni sinkaf edeceğim, bu evler bizim, siz kimsiniz, senin oğlun var bak, senin oğluna ne olacak, neler yapacağım” şeklinde sözler söylediği, ayrıca sanığın değişik zamanlarda katılanın oğlunu öldürmekle tehdit ettiği, böylece sanığın tehdit suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda;
Sanığın suçlamaları kabul etmediği, olayın görgüye dayalı tanıkların beyanlarında ise sanığın katılanı tehdit ettiğine dair görgülerinin bulunmadığını belirttikleri, katılanın iddialarında başka delil elde edilememesi karşısında sanık hakkında tehdit suçundan beraat kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden, oluşa ve dosya kapsamına uygun olmayan gerekçeyle yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.