YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/18199
KARAR NO : 2017/7886
KARAR TARİHİ : 21.03.2017
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : Sanık hakkında TCK’nın 158/1-f,62,52/2,53,58 maddeleri gereğince mahkumiyet
Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık hakkında kurulan hükümde 5237 sayılı …nın 62. maddesi uyarınca indirim uygulanırken sonuç olarak 2 yıl 6 ay hapis cezası yerine 2 yıl 5 ay hapis olarak belirtilmesi basit hesap hatası olması ve sonuç cezanın 2 yıl 6 ay hapis olarak belirtilmiş olması karşısında 62. maddenin uygulanması sonucu 2 yıl 5 ay hapis yazılması mahallinde düzeltilebilir maddi hata kabul edilmiştir.
Sanığın, internette www…….com sitesinde …. adına ….. marka aracın satılık ilanını verdiği, müşteki aradığında aracın alımı konusunda anlaştıkları, sanığın müştekiden kapora istediği, müştekinin 150 TL kapora gönderdiği, müşteki …’in kimlik bilgilerini vererek satış için vekalet düzenlemesini istedikten sonra gönderilen parayı çektiği ancak aracı satmadığı gibi kapora parasını da iade etmediği şeklinde gerçekleşen eyleminin dolandırıcılık suçunu oluşturduğu anlaşıldığından mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan, sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, alt soyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c maddesi gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8.maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılıp yerine, “TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın c bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” ibaresi yazılmak suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 21/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.