Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2014/16485 E. 2017/6068 K. 14.02.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/16485
KARAR NO : 2017/6068
KARAR TARİHİ : 14.02.2017

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK’nın 158/1-f-son, 62, 52 ve 53. maddeleri gereğince mahkumiyet

Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın suç tarihinde, katılandan aldığı iki adet büyükbaş hayvan karşılığı olarak, tamamen sahte olarak oluşturulmuş suça konu 8.000 TL bedelli çeki katılana vermek suretiyle haksız menfaat temin ettiği iddia ve kabul olunan somut olayda, sanığın bir birleri ile çelişen savunmaları ve suça konu çekleri aldığını iddia ettiği kişinin kimlik ve adres bilgilerini tespite yarar her hangi bir somut bilgi vermemesi, ayrıca yine suça konu çeki yapmış olduğu hangi hukuki ilişki çerçevesinde aldığına ilişkin her hangi bir fatura, irsaliye veya belge ibraz edememesi karşısında, nitelikli dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK’nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f) (i) ve (k )bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari ve bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı kanunun 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerektiği gözetilmeksizin TCK’nın 158/1-f. son maddesi gereğince temel ceza belirlenirken doğrudan haksız elde olunan yararın iki katının esas alınması suretiyle yazılı şekilde uygulama yapılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle, 5320 sayılı Kanunun 8.maddesi gereğince halen uygulanmakta olan1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; adli para cezasına mahkumiyete ilişkin uygulamanın hükümden çıkartılarak yerine, “Sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 158/1-f, son maddesi gereğince 800 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanun’un 62. maddesi gereğince cezasından 1/6 oranında indirim yapılarak 666 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanun’un 52/2 maddeleri gereğince günlüğü 20.00 TL’den hesap edilmek üzere sonuç olarak 13.320 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” ibarelerinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 14/02/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.