Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2014/14595 E. 2017/6305 K. 20.02.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/14595
KARAR NO : 2017/6305
KARAR TARİHİ : 20.02.2017

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat

Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın 2010 yılında meydana gelen don afeti nedeniyle zarar gören çiftçilere telafi edici destek ödeme yapılmasına ilişkin yayınlan Bakanlar Kurulu kararına binaen, ….. İlçesi merkezinde 302 nolu parselinde 23,7 dönüm kayısı tarlası olduğu beyanı ile don afeti desteği almak amacıyla …. İlçe Tarım Müdürlüğü’ne başvurduğu, don desteklemelerine ilişkin başvuruların usulsüzlüğüne ilgili olarak yapılan genel ihbar üzerine, buna ilişkin olarak başlatılan soruşturma kapsamında yapılan tespitler sonucunda sanığın usulsüz ve gerçeğe aykırı beyanda bulunarak haksız yere don afeti desteği ödemesinden yararlandığı ve toplamda 3,555,00TL destekleme parası aldığı, yapılan tespitte 23,7 dönüm bahçenin 22 dekarının kayısı bahçesi, 1.7’lik kısmının tarla olduğunun tespit edildiği ve sanığa yapılan tebligat neticesinde sanığın 1.7 dekarlık kısım için aldığı 290 TL parayı geri iade ettiği iddia olunun olayda; Yazıhan ilçe tarım müdürlüğünün mahkemeye hitaben gönderdiği cevabi yazısında da belirtildiği üzere kayısı bahçeleri içerisinde kayısı ürününün serilerek kurutulması, diğer işlemlerinin yapılması, kayısı bahçesinde ev ve evin çevresinde bir kısım sebze ekimi için boşluk bırakılmasının doğal olduğu, Çiftçi Kayıt Sisteminde de parselin tamamının bahçe olarak kaydının olduğu ve sanığın durumunun ilçe tahkim komisyonunca değerlendirilerek hakkında verilen desteklemeden men kararının kaldırıldığı, taşınmazın bir bütün olarak değerlendirildiğinde kayısı bahçesi niteliğinde olması karşısında bahçenin tamamı için sanığın don afetinden zarar gördüğü gerekçesi ile destekleme başvurusunda bulunmasında, kamu kurumunu dolandırıcılık kastı ile hareket ettiğinin kabulüne hukuken imkan bulunmadığı ve sanığın atılı suça yönelik suç işleme kastı ile hareket etmediği gerekçesine dayalı mahkeme hükmünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suç yönünden gerekçesi gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin beraat kararının hukuka aykırı olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükmün ONANMASINA, 20/02/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.