Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2014/11765 E. 2014/12605 K. 24.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/11765
KARAR NO : 2014/12605
KARAR TARİHİ : 24.06.2014

Tebliğname No : KYB – 2014/154403

Güveni kötüye kullanma suçundan şüpheliler M.. C.., T.. Y.. ile T.. Ş.. yetkilisi haklarında yapılan soruşturma evresi sonucunda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 09/09/2013 tarihli ve 2013/99211 soruşturma, 2013/49631 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik müşteki vekili tarafından yapılan itirazın reddine ilişkin Sincan 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 13/12/2013 tarihli ve 2013/1244 değişik sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 18/04/2014 tarih ve 2014/7939/27412 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 12/05/2014 tarih ve 2014/154403 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Dosya kapsamına göre; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 160. maddesinde yer alan “Cumhuriyet savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar. Cumhuriyet savcısı, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adlî kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür.” şeklindeki düzenleme karşısında, her ne kadar şikayet süresinin geçmiş olduğundan bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de müşteki vekilinin şikayet dilekçesi ile aynı mahiyetteki itiraz dilekçesinde özetle “suç tarihi olarak belirlenen Aralık 2012 tarihinde yapılan eşya taşıma işleminin bilgileri dâhilinde olduğu, rıza ve bilgi dâhilinde olmayan hususun ise, bir depoya götürüldüğü zannedilen eşyaların aylar sonra şüpheliler tarafından mal edilerek kullanılması olduğu, bu hususunda 2013 yılı Haziran ayında öğrenildiği ve akabinde Ankara 36. Noterliğinin 07/06/2013 tarih ve ..yevmiye numarası ile ihtar çekildiği” şeklindeki beyanları dikkate alındığında, Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmak zorunda olduğu; atılı suça ilişkin sanıkların savunmasının ve müşteki şirket yetkilisinin beyanlarının da tespiti suretiyle suç tarihi ile öğrenme tarihini kesin olarak açıklığa kavuşturması, taraflar arasındaki ihtilafın hukuki mahiyette olup olmadığını belirlemesi, taraflarca sunulanlardan delil değerini haiz olanlar ile sanıklara isnat edilen suçlara ilişkin maddi gerçeğin ortaya çıkarılmasına yarar her türlü delilin resen ve etraflıca araştırılarak ortaya çıkacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar vermesi gerekirken, şikayet dilekçesi üzerine hiçbir işlem ve araştırma yapmaksızın eksik soruşturmaya dayalı olarak verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yapılan itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden Sincan 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 13/12/2013 tarih ve 2012/1244 D. İş sayılı kararının 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi gereğince, BOZULMASINA, bozma nedenine göre müteakip işlemlerin mahallinde mahkemesince yerine getirilmesine 24/06/2014 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.