Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2014/11663 E. 2014/12613 K. 24.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/11663
KARAR NO : 2014/12613
KARAR TARİHİ : 24.06.2014

Tebliğname No : KYB – 2014/153011

Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanık U.. Ş..’in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 158/l-f, son, 62/1. maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis ve 23.333,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına dair Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 11/12/2012 tarihli ve 2009/150 esas, 2012/467 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 16/04/2014 tarih ve 2014/7608/26581 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 05/05/2014 tarih ve 2014/153011 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f) ve (j) bentlerinde sayılan hallerde eğer suçtan elde edilen haksız menfaat miktarı belli ise; o takdirde tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden artırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı Kanun’un 52. maddesi uyarınca takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adlî para cezasının belirlenmesi gerektiği gözetilmeksizin, doğrudun zarar miktarının iki katı esas alınmak suretiyle temel ceza belirlenerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
5237 Sayılı Kanunda 765 sayılı Kanundan farklı olarak “gün para cezası sistemi” kabul edildiği için bu sistemde nispi para cezasına yer verilmemiştir. İlgili maddelerin gerekçe bölümlerinde de 5237 sayılı TCK’nın sisteminde nispi para cezasının öngörülmediği açıkça belirtilmektedir. Ancak, 5237 sayılı Kanunun 1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe girmesinden sonra 29.06.2005 tarih ve 5377 sayılı TCK’nın 19. maddesi ile değişik TCK’nın 158/1. fıkrasına eklenen “…ancak, (e), (f) ve (j) bentlerinde sayılan hallerde hapis cezasının alt sınırı üç yıldan, adli para cezasının miktarı suçtan elde edilen menfaatin iki katından az olamaz.” cümlesi ile getirilen yeni değişikliğe ilişkin gerekçede de belirtildiği üzere, 158. maddenin 1. fıkrasına eklenen son cümledeki “…adli para cezasının miktarı suçtan elde edilen menfaatin iki katından az olamaz.” hükmünün uygulanabilmesi için öncelikle suçtan elde edilen haksız menfaat miktarının belli olması gerekmektedir.
5237 sayılı TCK’nın 52. maddesinin 1. fıkrası “Adli para cezası, beş günden az ve kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde yedi yüz otuz günden fazla olmamak üzere belirlenen tam gün sayısının, bir gün karşılığı olarak takdir edilen miktar ile çarpılması suretiyle hesaplanan paranın hükümlü tarafından Devlet Hazinesine ödenmesinden ibarettir.” şeklindeki adli para cezasının tanımı yapıldıktan sonra aynı maddenin 3. fıkrasında “Kararda, adli para cezasının belirlenmesinde esas alınan tam gün sayısı ile bir gün karşılığı olarak takdir edilen miktar ayrı ayrı gösterilir.” ve aynı Kanunun 61. maddesinin 8. fıkrasında ise “Adli para cezası hesaplanırken, bu madde hükmüne göre cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine yönelik artırma ve indirimler, gün üzerinden yapılır. Adli para cezası, belirlenen sonuç gün ile kişinin bir gün karşılığı ödeyebileceği miktarın çarpılması suretiyle bulunur.” hükümleri ile yasa koyucu adli para cezasının mutlaka gün üzerinden tayin edilmesi gerektiğini belirtmektedir.
5237 sayılı TCK’nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f) ve (j) bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde öncelikle suçtan elde edilen haksız menfaat miktarının belli olup olmadığına bakılacaktır.
Eğer suçtan elde edilen haksız menfaat miktarı belli değil ise, 5 ila 5.000 tam gün arasında TCK. nın 61. maddesi hükmü göz önünde bulundurularak takdir edilen gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı kanunun 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezası belirlenecektir.
Eğer suçtan elde edilen haksız menfaat miktarı belli ise; o takdirde tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı kanunun 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezası belirlenecektir.
Bu açıklama kapsamında kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 11.12.2012 tarih ve 2009/150 esas 2012/467 sayılı kararın 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA mahkemenin suçu kabul ve takdirine bağlı kalınıp hükümdeki adli para cezasına ilişkin uygulama çıkartılarak yerine, “TCK’nın 158/1-f, son maddesi uyarınca 1400 gün adli para cezasıyla cezalandırılmasına, aynı yasanın 62/1. maddesi gereğince 1/6 oranında indirilerek 1.116 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına, hükümlüye tayin edilen adli para cezasının TCK’nın 52/2. maddesi ile 1 gün karşılığı 20 TL’den hesaplanarak para cezasına çevrilmek suretiyle sonuç olarak 23.320. TL adli para cezasıyla cezalandırılmasına “ibarelerinin eklenmesine, hükmün diğer kısımlarının aynen bırakılmasına, infazın buna göre yapılmasına, 24/06/2014 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.