Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/999 E. 2014/15348 K. 23.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/999
KARAR NO : 2014/15348
KARAR TARİHİ : 23.09.2014

Tebliğname No : 15 – 2011/283447
MAHKEMESİ : Şarkışla Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 21/04/2011
NUMARASI : 2008/65 (E) ve 2011/43 (K)
SUÇ : Dolandırıcılık

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp,onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı,sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Sanığın, Şarkışla ilçesine gelerek Y.. E..’a ait iş yerini kiralama hususunda dükkan sahibi ile anlaştığı, dükkan sahibinin yurt dışında yaşaması sebebiyle bu hususta kendisine dükkanın hemen yanında iş yeri olan katılan H.. D..’nun yardım ettiği, sanığın kendisini Ahmet olarak tanıtarak dükkanda kuru gıda üzerine toptan satış yapacağını beyan ettiği ,dükkanın camına eleman arandığına ilişkin ilan yapıştırdığı, iş için farklı zamanlarda müracaat eden katılanlar Hüseyin, Süleyman, Mehmet, Cihan, Osman, Atila, Çetin ve Uğur’u işe aldığı, bu kişilerden kimlik ve sürücü belgesi fotokopisi ile fotoğraflarını istediği, ayrıca katılanlar Çetin ve Uğur’dan kendilerine ticari taşıt kullanma belgesi çıkartacağı vaadi ile 130’ar TL aldığı, diğer katılanlara yönelik herhangi bir yarar elde edemeden sanığın yakalandığı, sanığın bu şekilde üzerine atılı suçu
işlediğinin iddia edildiği olayda, iddianamede, sanığın, katılanlar H.. D.., Ç.. A.. ve U.. A..’ya yönelik olan eylemleri ilgili maddi olayların anlatıldığı ancak, söz konusu katılanlara yönelik eylemleri nedeniyle de cezalandırılabilmesi için, sanığın ek savunmasının alınması gerekliliği ve yine iddianamede sanığın, diğer katılanlar S.. K.., C.. K.., O.. T.. ve müştekiler A.. Ö.. ve M.. B..’a yönelik eylemleri ile ilgili maddi olayların anlatılmadığı, dolayısı ile bu katılanlar ve müştekiler ile ilgili usulüne uygun açılmış dava bulunmadığı gözetilemeden, TCK 157/1. maddesinin 8 kez uygulanması,
Kabule göre de;
Sanık hakkında; 5237 sayılı TCK ‘nın 157/1 maddesi gereğince hüküm kurulurken, hapis cezası ile birlikte adli para cezasına da karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, sadece hapis cezasına hükmedilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.