Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/90 E. 2014/14220 K. 09.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/90
KARAR NO : 2014/14220
KARAR TARİHİ : 09.09.2014

Tebliğname No : 11 – 2010/268584
MAHKEMESİ : Eskişehir 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 18/03/2010
NUMARASI : 2009/838 (E) ve 2010/147 (K)
SUÇ : Dolandırıcılık

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp,onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı,sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.
Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Sanığın mağazaya müşteri gibi geldiği, burada tezgahtar olarak çalışan katılan Elif’e kendisini doktor Orhan olarak tanıttığı, mağaza müdürü Serkan’ı kastederek ” uzun saçlı bey nerede benimle o ilgilenmişti ” dediği, bahsettiği mağaza müdürü tanık S.. Ö..’ın o sırada mağazada bulunmadığı ve katılanın başka müşterileriyle ilgilendiği, bu nedenle yoğun olduğu sırada sanığın sürekli Serkan’la görüşmek istemesi üzerine katılan Elif’in cep telefonu ile tanık S.. Ö..’a ulaştığı, görüşmesi için telefonu sanığa verdiği, sanığın katılanın yanında onun duyabileceği şekilde S.. Ö..’la konuşmaya başladığı, samimi bir görüntü sergilediği, gerçekte almak istediği ürünlerle ilgili olarak bir şey konuşmamasına rağmen telefonu kapattıktan sonra sanki konuşuyormuş gibi yaptığı, akabinde katılana, “Serkan Bey’in talimatı var ben 3 modeli götürüp eşime göstereceğim beğendiğimizi alacağız” dediği, bu davranış ve sözleriyle katılanı kandırıp 3 adet deri montu alıp mağazadan çıktığı ve geri dönmediği olayda, dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
İddianame ile talep edilmediği halde, ek savunma hakkı tanınmadan sanık hakkında 5237 sayılı 5237 sayılı TCK.nun 58/6-7.maddesinin uygulanması suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 226. maddesine muhalefet edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 09.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.