Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/8817 E. 2015/21310 K. 24.02.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/8817
KARAR NO : 2015/21310
KARAR TARİHİ : 24.02.2015

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması,malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Sanığın olay tarihinde katılanın yöneticisi olduğu apartmanda kapıcılık görevini ifa ettiği ve aidat toplama görevinin olduğu, bu apartmanda oturan 17. daire sakini …’den 320 TL’yi, 14.daire sahibi adına …’den 400 TL’yi aidat olarak aldığı ve katılanın ismi altına sahte imza atarak makbuz düzenlediği ve müştekilere verdiği, sonrasında aldığı parayı katılana vermediği, sanığın bu şekilde üzerine atılı suçları işlediğinin iddia edildiği olayda,
1-Sanık hakkında özel belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet kararına yönelik temyiz incelemesinde,
Sanık, tanık ve katılan beyanları ile tüm dosya kapsamına görte atılı suçun sanık tarafından işlendiği anlaşılmakla hakkında verilen mahkumiyet kararında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2-Sanık hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan verilen mahkumiyet kararına yönelik temyiz incelemesinde,
Sanık, tanık ve katılan beyanları ile tüm dosya kapsamına görte atılı suçun sanık tarafından işlendiği anlaşılmakla hakkında verilen mahkumiyet kararında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak;
Sanığın eyleminin TCK’nın 155/1. maddesinde düzenlenen hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğu gözetilmeden suçun hukuki vasfında hataya düşülerek TCK’nın 155/2. maddesinde düzenlenen güveni kötüye kullanma suçundan hüküm kurulması,
Hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanığa fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.