Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/6692 E. 2014/21847 K. 23.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/6692
KARAR NO : 2014/21847
KARAR TARİHİ : 23.12.2014

Tebliğname No : 15 – 2011/320924
MAHKEMESİ : Milas 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 10/06/2010
NUMARASI : 2009/441 (E) ve 2010/483 (K)
SUÇ : Dolandırıcılık

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi,kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp,onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı,sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Sanıklar Mehmet ve Esen’in Selimiye Beldesinde…Oto galeri isimli iş yerini işlettikleri, katılan N.. Ç..’a sattıkları .. arabayı devrini almak için müşteki galeriye gittiğinde üstüne 2500 TL verdiği takdirde daha iyi olan ve aslen sanık Osman’a ait … plakalı araçla takas etmeyi önerdikleri, katılanın da kabul edip 300 TL peşin 2200 TL lik senet verip aldığı ilk aracı geri verdiği ve diğer aracı aldığı, katılanın senet ödemelerini aksatmamasına rağmen sanıkların aracı üçüncü bir kişiye satıp borcu ödenen senedi ciro ettikleri, akabinde icra takibi yapılarak aracın trafikte bağlandığı, katılan G. S..’ in ise … plakalı aracının satılması için yine sanıkların sahibi olduğu …. Oto galeriye teslim ettiği, ve aracın satımı konusunda sanıklar E.. K.. ve M.. D..’a 05/05/2008 tarihinde vekaletname verdiği, sanıkların aracın satılmadığını belirtmelerine rağmen katılanın aracını 06/05/2008 tarihinde U. G.. isimli kişiye sattıkları ve yeni plakasının … olduğu bunun üzerine müştekinin 23/05/2008 tarihinde şüphelileri azlettiği, müştekinin şüphelilere ulaşamadığı, bu şekilde galericilik yapan sanıklar Esen ve Mehmet’in diğer sanık Osman ile birlikte katılanları dolandırdıkları iddia olunan somut olayda;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 29/12/1986 tarih 477/634, 21/09/1992 tarih 225/236 ve 12/06/2001 tarih 177/119 sayılı kararları ile uyum gösteren daire kararlarında açıklandığı üzere, fiilin suç oluşturmaması nedeniyle derhal beraat kararı verilmesi dışında, delillerin takdir ve tayini gereken durumlarda sanığın sorgusu yapılıp savunması saptanmadan hüküm kurulamayacağı gözetilmeden 5271 sayılı CMUK’nın 193. maddesine yanlış anlam verilerek sanıklar E.. K.. ve M.. D..’ın sorgusu yapılıp savunmalarının saptanmasından sonra sanık Osman’ın savunması ile birlikte değerlendirilmesi, sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden 5271 sayılı CMK’nın 193. maddesine yanlış anlam verilerek sanıklar Esen ve Mehmet’in sorgusu yapılmadan eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekillerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23/12/2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.