Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/6596 E. 2014/22010 K. 24.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/6596
KARAR NO : 2014/22010
KARAR TARİHİ : 24.12.2014

Tebliğname No : 15 – 2011/314115
MAHKEMESİ : Gaziosmanpaşa 4. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 09/05/2011
NUMARASI : 2010/233 (E) ve 2011/350 (K)
SUÇ : Dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Sanık Sami ve temyiz dışı sanık Murat adına düzenlenmiş kimlik belgeleri ile boş vaziyette ikişerli sekiz adet sayaç muayene kağıdı ve boş vaziyette ikişerli üç adet kaçak elektrik tespit tutanağı düzenledikleri ve Bedaş görevlilerince kullanılan elektrik sayacı, el feneri, keski, pense gibi elektrik aletleri temin ederek, kendilerine Bedaş çalışanı süsü verdikleri, temyiz dışı sanık Ahmet’in yanındaki diğer sanık ile birlikte şikayetçilerin ikamet ettiği adrese gittikleri, şikayetçi Özlem ‘e Bedaş’tan geldiklerini ve görevli olarak sayaçları kontrol edeceklerini söyledikleri, ardından sayacın mühürlerini kesip içinden çıktığını iddia ettikleri, röntgen filmi parçasını şikayetçi Özlem’e göstererek “kaçak elektrik kullanıyor sunuz, bunun cezası 12.000TL, ayrıca savcılığa gidilmesi gerekiyor” diyerek anlaşabilecek lerini söyledikleri, şikayetçi Özlem’in de eşi diğer şikayetçi İlker’i arayarak konuyu izah ettiği, sanık Ahmet’in bu sırada telefonu alarak, şikayetçi İlker ile görüştüğü ve olayı kapatmak için 640 TL para istediği, şikayetçi İlker’in evine geldiğinde sayacı kontrol edip herhangi bir arıza ve kaçak olmadığını gördüğü ve şahısların dolandırıcı olabileceğini düşünerek şikayette bulunduğu, daha sonra anlaştıkları parayı vermek üzere buluştuğu, görevli sivil polis memurları ile birlikte buluşma yerine gidildiği, bir süre sonra araçla sanık Murat ve sanık Sami’nin geldikleri, sanıkların telefonla çağırması üzerine şikayetçi İlker ve sivil polis memurunun sanıkların araçlarına bindikleri, şikayetçinin paranın tamamının getiremediğini, 200 Amerikan Doları ve 100TL ayarladığını söylediği, sanık Murat’ın “aslında bu olayın çok büyük olduğunu, 12.000 TL cezası olduğunu, bir defaya mahsus affedebileceklerini ancak yine de eve gelerek sayaçları kontrol eden Ahmet ile telefonla görüşmesi gerektiğini” söylediği ve sanığın Ahmet ile görüştükten sonra “ Tamam, Ahmet’te razı oldu” diyerek şikayetçi İlker’den yanlarında getirmiş olduğu parayı istediği, şikayetçinin seri numaraları alınmış olan 1 adet 100 TL ile 2 adet 100 Amerikan Dolarını sanık Murat’a teslim ettiği, sanık Murat’ın da bu parayı alıp cebine koyduktan sonra elinde bulunan ajandaya, S. T.. 400 TL alındı, ibaresin yazdığı bunun üzerine araçta bulunan sivil polis memuru polis kimlik kartını göstererek sanıkları dışarıdaki diğer polis memurlarının yardımıyla yakaladığı, sanık Murat’ın yapılan üst aramasında, sağ cebinde seri numaraları alınmış paraların bulunduğu, ayrıca cüzdanında Boğaziçi Elektrik Dağıtım A.Ş İstanbul İl Müdürlüğü’ne ait 4… sicil nolu sahte Bedaş personel kartı, elinde bulunan siyah klasör içinde sayaç muayene kağıdı koçanı, kaçak elektrik muyane tespit tutanağı koçanı, 2 adet 16 cm boyunda 2cm genişliğinde kesilmiş röntgen filmi parçası ve 1 adet kesilmemiş vaziyette röntgen filmi ayrıca sol cebinde şikayetçi ile irtibat kurduğu hattın takılı olduğu telefonuna el konulduğu, sanık Sami’nin üzerinde yapılan kontrolde 1 adet Tedaş Elektrik Dağıtım A.Ş İl Müdürlüğü’ne ait LS9812 seri numaralı 3.. sicil numaralı S.. D.. adına düzenlenmiş sahte Tedaş kartı ele geçirilmiş olup, bahse konu araç içerisinde yapılan kontrollerde, siyah çanta içerisinde 2 adet yan keski, 1 adet el feneri, 1 adet mini yan keski, 1 adet karga burnu pense, 1 adet tornavida, 1 adet kontrol kalemi, 1 adet eğe, 1 adet kaçak elektrik ölçüm cihazı ve 1 adet çekiç bulunarak el konulduğu sanık Sami’nin şikayetçilerin evine sanık Ahmet’in gittiğini ve bu şahsın yerini gösterebileceğini bildirmesi üzerine, sanık Sami’ye telefonla sanık Ahmet arattırılarak parayı aldığını söyleyip buluşma yeri ayarladığı, olay yerine gelen sanık Ahmet ve Mustafa’nın yakalandıkları, sanık Ahmet’in elinde bulunan poşette 1 adet 3362728 seri numaralı makel marka elektrik sayacı ve 1 adet mavi klasör içerisinde sayaç muayene koçanı bulunduğu, sanık Mustafa’nın yapılan üst aramasında, sanık Sami’nin sanık Ahmet’i aradığı hattın takılı olduğu cep telefonunun çıkmış olduğu, sanık Sami’nin ifadesinde, sanık Murat ile olayı birlikte yaptığını, şikayetçilere karşı yaptıkları dolandırıcılık eyleminin doğru olduğunu beyan ederek tevilli ikrarda bulunduğu, sanığın bu eylemiyle dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda;
Sanık S.. D..’ın Tedaş A.Ş İl Müdürlüğüne ait kimlik kartı taşıması karşısında, sanığın eyleminin, 5237 sayılı TCK’nın 158/1-d maddesinde düzenlenen “kamu kurum ve kuruluşlarının, kamu meslek kuruluşlarının, siyasi parti, vakıf veya dernek tüzel kişiliklerinin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık” suçunu oluşturup oluşturmadığına ilişkin delilleri takdir ve tartışmanın üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesi’ne ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken duruşmaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanun’un 326/son maddesi gereğince kazanılmış hakkın gözetilmesine, 24.12.2014 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.