Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/6368 E. 2014/21966 K. 24.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/6368
KARAR NO : 2014/21966
KARAR TARİHİ : 24.12.2014

Tebliğname No : 11 – 2011/129771
MAHKEMESİ : Çankırı 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 07/12/2010
NUMARASI : 2009/282 (E) ve 2010/186 (K)
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunda, başkasına ait olup da, muhafaza etmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere zilyetliği kendisine devredilmiş olan mal üzerinde, kendisinin veya başkasının yararına olarak, zilyetliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunan veya bu devir olgusunu inkar eden kişi, şikayet üzerine, cezalandırılmaktadır. Zilyetlik rızayla faile devredilmelidir.
Somut olayda; sanık S.. D..’nin,….Ortopedik Özürlüler Yardımlaşma ve Dayanışma Derneğinin yönetim kurulu başkanı olduğu, sanık Z.. U..’in ise dernek genel sekreteri olduğu, her ikisinin parasal konularda harcama yetkisinin bulunduğu, dernekte yapılan denetimler sonucunda alındı belgesi kayıt defterinin hiç tutulmadığı, ayrıca 2007 yılına ait 10/06/2008 tarihli beyannamede, 2007 yılında 2008 yılına devreden kasa mevcudunun 10.682.12 TL olarak beyan edildiği, ancak bu miktar paranın kasada ve banka hesaplarında bulunmadığı, bu eylemlerden dolayı dernek başkanı olarak sanık S.. D..’nin sorumluluğunun bulunduğu, derneğin işletme defteri gelir gider belgeleri, banka hesabına göre 03/07/2008 tarihli hesap ekstresine göre derneğin 12.346.66 TL parası bulunması gerekirken bu miktar paranın bulunmadığı, her iki sanığın harcama yetkisine sahip olduğu ve bu paraları kendi menfaatlerine birlikte harcadıkları iddia edilen somut olayda; sanık S.. D.. hakkında aynı konuyla ilgili Çankırı Ağır Ceza Mahkemesinde 2007/81 Esas, 2008/152 Karar ve 27.11.2008 tarihli karar verildiğinin bu kararın da Yargıtay 5. Ceza Dairesinin 2010/3941 Esas, 2012/10480 Karar ve 18.10.2012 tarihli kararıyla bozulduğunun anlaşılması karşısında; bahsi geçen bu kararın akibetinin sorularak karar verilip verilmediğinin araştırılması, karar verilmiş ise onaylı suretlerinin dosyaya konulması, verilmediği takdirde fiili ve hukuki bağlantı nedeniyle her iki dosyanın birleştirilmesine karar verilerek tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun tayini yerine yazılı şekilde eksik incelemeyle karar verilmesi,
Kabule göre de;
Sanıklar hakkında hürriyeti bağlayıcı ceza yanında tayin olunan 100 gün adli para cezasının TCK.nun 62. maddesi ile 1/6 oranında indirilmesi sonucu 83 gün yerine 87 gün olarak ve netice cezanın 1.660 TL apc yerine 1.740 TL apc olarak belirlenmesi suretiyle fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanık S.. D.. müdafii, sanık Z.. U..’in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.