Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/6357 E. 2014/21980 K. 24.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/6357
KARAR NO : 2014/21980
KARAR TARİHİ : 24.12.2014

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunda, başkasına ait olup da, muhafaza etmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere zilyetliği kendisine devredilmiş olan mal üzerinde, kendisinin veya başkasının yararına olarak, zilyetliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunan veya bu devir olgusunu inkar eden kişi, şikayet üzerine, cezalandırılmaktadır. Zilyetlik rızayla faile devredilmelidir.
Somut olayda; sanık …’ın, katılan şirkette mağaza satış sorumlusu olarak görevlendirildiği, elde ettiği Mayıs 2008 dönemine ait satış gelirlerinden masraflar düşüldükten sonra yatırması gereken 1.803,71 TL’yi şirket hesabına yatırmayarak uhdesinde tuttuğu, yine 15.06.2008 tarihinde yapılan sayımda 3.200 TL tutarında 164 adet mal açığı vererek bunları da uhdesinde tuttuğu, bu bedelleri ödeme taahhüdünü içeren belge imzaladığı ve toplam açık miktarını karşılayacak olan 4200 TL için 12.06.2008 tediye tarihli senet tanzim ettiği ve bu şekide hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğine yönelik kabulde bir isabetsizlilk görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazının reddine, ancak;
Katılan vekilinin 27.12.2010 tarihli oturumda sanığın zararın ödenmesine yönelik kendilerine bir anlaşma teklifinde bulunmadığını belirtmesi karşısında tebliğnamedeki TCK’nın 168/4. maddesinin uygulanmasına yönelik 2 no’lu bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Sanığın aynı suçu işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda aynı katılana ait meblağları mal edinmesi karşısında hakkında zincirleme suç hükümlerine ilişkin TCK’nın 43. maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazının reddine, ancak;
Sanık hakkında güveni kötüye kullanma suçundan kurulan hükümde temel ceza tayini sırasında hürriyeti bağlayıcı cezanın alt sınırdan belirlendiği halde adli para cezasının alt sınırdan uzaklaşılarak tespit edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu aykırılık aynı Kanunun 322. maddesi gereğince yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hüküm fıkrasında yer alan; adli para cezasına ilişkin sırasıyla “120 gün”, “100 gün” ve ” 2000 TL” adli para cezası terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla “5 gün”, “4 gün” ve ” 80 TL” adli para cezası ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.