YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/6285
KARAR NO : 2014/21793
KARAR TARİHİ : 22.12.2014
Tebliğname No : 11 – 2011/89624
MAHKEMESİ : Kocaeli Çocuk Mahkemesi
TARİHİ : 16/09/2010
NUMARASI : 2009/496 (E) ve 2010/315 (K)
SUÇ : Güveni kötüye kullanma
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi, tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Suça sürüklenen çocuğun, önceden tanıdığı şikâyetçiden görüşme yapmak için aldığı cep telefonundaki hattı çıkartıp kendisine ait kartı taktıktan sonra telefonu iade etmeyerek sattığının iddia ve kabul edildiği olayda; Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 12.06.2012 tarih ve 2011/15-440 Esas- 2012/229 Karar sayılı ilamında vurgulandığı üzere, telefonun zilyetliğinin geçici olarak da olsa suça sürüklenen çocuğa devredilmemiş olması nedeniyle eylemin, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 141/1. maddesinde öngörülen hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı kanunun 326. maddesi gereğince sonuç ceza miktarı yönünden suça sürüklenen çocuğun kazanılmış haklarının gözetilmesine, 22.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.