Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/6279 E. 2014/21991 K. 24.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/6279
KARAR NO : 2014/21991
KARAR TARİHİ : 24.12.2014

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması,malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı,veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Sanığın, katılana ait şirkette şöfor olarak çalıştığı, olay tarihinde …iline götürmek üzere sanığın sevk ve idaresindeki … plakalı araca çeşitli yiyecek maddelerinden oluşan kolilerin yüklendiği, sanığın yola çıktıktan sonra İstanbul ilinde aracı terk ederek, katılanın oğluna işi bıraktığını haber verdiği ve katılanla görüşmeden işten ayrıldığı ancak sanığın mal teslimi nedeniyle … şirketinden tahsil ettiği 1.180 TL parayı katılana teslim etmediği, bu suretle sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; sanık ikrarı, katılan beyanı, yakalama tutanağı, …şirketinin ücreti sanığa teslim ettiklerine dair yazısı ve tüm dosya kapsamına göre, sanığın mahkumiyetine yönelik kabulde isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanığa fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, üst Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK’nın 321.maddesi gereğince BOZULMASINA; fakat, bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun’un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından, adli para cezasının uygulanmasına ilişkin olarak sırasıyla “30 gün”, “25 gün” ve “500 TL” adli para cezası terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla “5 gün” , “4 gün” ve “80 TL” adli para cezası ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.