Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/6202 E. 2014/22146 K. 25.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/6202
KARAR NO : 2014/22146
KARAR TARİHİ : 25.12.2014

Tebliğname No : 15 – 2011/312940
MAHKEMESİ : Nevşehir Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 21/04/2011
NUMARASI : 2010/308 (E) ve 2011/128 (K)
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için;
Failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçu, TCK’nın 158/1-f maddesinde düzenlenmiştir. Maddenin gerekçesinde de; “Dolandırıcılık suçunun, bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle işlenmesi de, birinci fıkranın (f) bendinde bu suçun bir nitelikli unsuru olarak kabul edilmiştir. Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının, özellikle bu kurum ve kuruluşları temsil edenlerin, kurum ve kuruluşları adına hareket eden kişilerin, başkalarını kolaylıkla aldatabilmeleri bir güven kurumu olan bu kuruma güvenin sarsılması bu kurumların araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunu, nitelikli hâl saymıştır.
Bilişim sisteminin aldatılmasından söz edilemeyeceği için, ancak bu sistemin araç olarak kullanılarak bir insanın aldatılması yani dolandırılması halinde bu bendin uygulanması mümkündür. Aksi halde yani sisteme girilerek bir kişi aldatılmayıp sistemden yararlanılarak çıkar sağlanmışsa bilişim suçu veya bilişim sistemi kullanılmak suretiyle hırsızlık suçunun oluşması söz konusu olacaktır.
Bilişim sisteminden maksat, verileri toplayıp, yerleştirdikten sonra bunları otomatik işlemlere tâbi tutma olanağını veren manyetik sistemlerdir. Günümüzde bilişim sistemleri ile sesli-görüntülü haberleşme, elektronik imzanın kabulü,yeni ticari ilişkiler, internet bankacılığı hizmeti ile para transferleri ve bunlar gibi pek çok yenilik toplumsal hayata girmiş, bilişim gerek iş gerekse günlük hayatta vazgeçilemeyecek kadar önemli bir noktaya ulaşmış, bilişim teknolojileri daha hızlı ve ucuz bir nitelik arz etmesi nedeniyle, klasik yöntemlere nazaran daha fazla tercih edilir duruma gelmiştir. Bu sistemlerin güvenle kullanılması, aynı anda hızlı ve kolayca birçok kişi tarafından ulaşılması ve diğer taraftaki failin kontrol imkanını azaltması nedeniyle nitelikli hal sayılmıştır.
Banka ya da kredi kurumlarının araç olarak kullanıldığından söz edilebilmesi için, dolandırıcılık fiili gerçekleştirilirken bankaların olağan faaliyetlerinden ya da bu faaliyeti yürüten sujelerden hileli araçlar kullanılarak yararlanılması veya banka ve kredi kurumlarının olağan faaliyetleri nedeniyle üretmiş oldukları maddi varlıkların suçta araç olarak kullanılarak haksız çıkarın elde edilmesi gerekir. Bankaların,ödeme aracı olarak kullanılması halinde bu fıkra uygulanamayacaktır.
Çankaya V.D. mükellefi … Eğitim…Ltd ticari ünvanlı şirketin ortağı ve temsile yetkili müdürü olduğu bildirilen sanığın, 17/06/2010 tarihli uzman bilirkişi raporuna göre “tamamen sahte üretilmiş” aldatma kabiliyetini haiz, Nevşehir’de kurulu … Kardeşler…Ltd ünvanlı (şirket müdürü M.U.. gözüken) şirketin Yapı-Kredi Bankası … şubesi nezdinde açtırdığı hesaptan verilmiş çek karnesine ait görünen suça konu 30.07.2010 keşide tarihli, 7780790 seri no’lu, 28.650 TL bedelli, … Eğitim…Ltd. namına düzenlenmiş sahte çek yaprağını aralarındaki ticaret nedeniyle şirket kaşesi üzerine attığı imzasıyla oluşturduğu birinci cira ile .. Kağıtcılık…Ltd. ticari ünvanlı şirkete verip haksız yarar sağlaması eylemlerinin “Nitelikli dolandırıcılık”, “Resmi belgede sahtecilik” suçlarını oluşturduğu iddia edilen somut olayda;
Sanığın, aşamalarda değişmeyen anlatımlarında genel olarak; suça konu çek yaprağını 26/05/2010 tarihinde R. E.. adlı şahıstan sattıkları kitaplara karşılık aldıklarını, bu kişinin çek hesabı sahibi … Kardeşler…Ltd. ünvanlı şirket ortakları-temsilcilerini halasının oğlu olarak bildirip o şirket namına fatura kesilmesini istediğini, bu nedenle ticarete ilişkin evrakın (İstanbul şubesinde olan) şirket adına düzenlendiğini, hayali kişi olmadığını, çekin Ödül…Ltd namına düzenlenmiş vaziyette bir elaman vasıtasıyla gönderildiğini, kendilerinin de aralarındaki ticaret nedeniyle “borçlu oldukları” … Kağıtçılık…Ltd’ye yasal ciroyla verdiklerini savunmuş olması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak biçimde belirlenebilmesi amacına yönelik olarak; öncelikle dosyada ticari ünvanları belli olan … Kardeşler…, …Eğitim…, Doğan Kağıtcılık… Ltd’nin kuruluşlarından suç tarihlerine kadarki dönemde ortak ve temsil-ilzama yetkililerini gösterir kayıtların ilgili Ticaret Sicili Memurluklarından (Vergi Dairelerinden) getirtilmesi, … Kardeşler…Ltd. ünvanlı şirketin faal bir şirket olup olmadığının öğrenilmesi, sanığın 03/06/2010 tarihli ifadesinde bildirdiği, …Kardeşler… Ltd. veya R. E..’le ticaretlerine ilişkin evrakın (fatura, sevk irsaliyesi, tahsilat-tediye makbuzları gibi) tamamının temin edilmesi, çekin …Ltd ve Ödül…Ltd. ticari defter ve kayıtlarında yer alıp almadığının belirlenmesi, ….Ltd ortakları ve temsile yetkililerinin R. E.. adlı kişi ile akrabalık ilişkisi veya herhangi bir şekilde bağlantılarının olup olmadığının araştırılması, şirket ortak ve yetkililerinin tanık sıfatıyla dinlenmeleri, çek hesabı açılış ve suça konu çek yaprağının yetkiliye teslimine dair belgelerin onaylı örneklerinin ilgili banka şubesinden getirtilmesi, …..Ltd ortakları ve temsile yetkililerinin imza, yazı, rakam örnekleri (mukayeseye esas) alınıp, suça konu çekin ön yüzündeki imza, yazı ve rakamların bu kişiler veya sanık ile “ek temyiz dilekçesinde” nüfus cüzdanı fotokopisi sunulan R. E.. eli ürünü olup olmadığı konusunda uzman bilirkişiden rapor alınması, R. E.. ve R. D.. adlı kişilerin iddia ve savunmalar doğrultusunda beyanlarının tespiti, sanığın “…çeki borcumuz olan D….Ltd’ye verdim…” anlatımı dikkate alınıp, suça konu çekin “önceden doğmuş borca karşılık verilip verilmediğinin” açıklığa kavuşturulması, adli emanetteki çekin getirtilip incelenmesi, gözlemin tutanağa geçirilmesi toplanan deliller birlikte değerlendirilerek varılacak sonuca göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik soruşturmayla yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 25/12/2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.