YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/6147
KARAR NO : 2014/21767
KARAR TARİHİ : 22.12.2014
Tebliğname No : 15 – 2011/281896
MAHKEMESİ : Eşme Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 16/05/2011
NUMARASI : 2005/325 (E) ve 2011/327 (K)
SUÇ : Dolandırıcılık
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.
Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Sanıkların nevresim ve çeyizlik eşya satmak amacıyla Eşme ilçesi Ahmetler Kasabası’na gittikleri, Seher ve Türkan’ın mağdura ait bakkal dükkanına girdikleri, sanık Türkan’ın malzeme aldığı sırada diğer sanık Seher’in de dükkanın içerisinde dolaştığı, sanık Türkan’ın toplam 18 TL tutarında malzeme alarak mağdura 100 TL para verdiği, mağdurun da para üstü olarak 82 TL verdiği, daha sonra sanık Türkan’ın malzemelerin pahalı olduğunu söyleyerek almaktan vazgeçtiğini söyleyip 100 TL parayı geri istediği ve para üstü olan 82 TL’yi mağdura verdiği, daha sonra Türkan’ın tekrar bu malzemeleri alacağını, parayı sayarak vermesini mağdura söylediği, bu sırada Seher’in de alışverişe müdahale ederek “Evde yağ yok aldın mı?” diye sorarak mağdurun dikkatini dağıtmaya çalıştığı, mağdurun para saymaya devam ettiği sırada sanık Türkan’ın da yanıltmak için 20 YTL eksik şekilde saymaya devam ettiği ve mağdurun vermiş olduğum paranın eksik olduğunu söyleyerek yeniden saymasını istediği, sonrasında parayı alarak cüzdanına koyup dükkandan ayrıldıkları, sanıklar Türkan ve Seher’in dışarıda bekleyen vefat eden sanık Ahmet’in aracına binip hızla uzaklaştıkları, bunu gören komşularının mağdura durumu haber vermeleri üzerine, mağdurun parayı saydığında sanıkların 100 TL parayı vermediklerinin farkına vararak jandarmaya haber verdikleri ve sanıkların yakalandığı olayda;
1- Sanıklar Türkan ve Seher’in hileli davranışlarla mağduru kandırıp menfaat temin ettikleri anlaşıldığından sanıkların eyleminin TCK’nın 157/1. maddesi kapsamında dolandırıcılık suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde beraatlarına karar verilmesi,
2- Sanık A.. A..’ın hüküm tarihinden sonra 15/05/2012 tarihinde vefat ettiğinin UYAP’tan temin edilen 21/12/2014 tarihli nüfus kaydından anlaşılması karşısında; hakkında açılan kamu davasının 5237 sayılı TCK’nın 64/1. maddesi uyarınca düşürülmesine karar verilip verilmeyeceğinin mahkemesince değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 22/12/2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.