YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/5920
KARAR NO : 2014/22096
KARAR TARİHİ : 24.12.2014
Tebliğname No : 11 – 2011/149026
MAHKEMESİ : Silopi 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 29/11/2010
NUMARASI : 2010/348 (E) ve 2010/859 (K)
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması,malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Suçun, meslek ve sanat, ticaret veya hizmet ilişkisinin ya da hangi nedenden doğmuş olursa olsun, başkasının mallarını idare etmek yetkisinin gereği olarak tevdi ve teslim edilmiş eşya hakkında işlenmesi hâlinde, nitelikli hali oluşmaktadır.
Nakliyesi mağdur şirket tarafından üstlenilen JP-8 yükünü, yurt dışına götürmek üzere aracına yükleyen sanığın, kendi sevk ve idaresindeki araçla H.. g..sahasına geldiği, burada görevliler tarafından yapılan ölçüm ve tartımlar neticesinde aracın yükünde 440 kg eksik olduğunun tespit edildiği olayda;
Sanığın tüm aşamalarda araç tankında sızıntı bulunduğunu, H.. G.. Müdürlüğü’nde kontrole girebilmek için 6 gün sıra halindeki araç konvoyunu beklediğini, sızıntı hususunu kontrol sırasında söylemesine rağmen dikkate almadıklarını belirtmiş olması ve henüz araç yed-i emin olarak sanığa teslim edilmeden 06.01.2006 tarihinde sanık tarafından talep edilmesi üzerine mahkemece yapılan delil tespitinde bilirkişinin araç dorse vanasının ön kapağında saatte 4 litreye tekabul edecek şekilde sızıntı bulunduğunu tespit ettiği, 18.01.2006 tarihinde mahkemece yapılan keşifte dinlenilen bilirkişinin de akaryakıt tankerinin ana boşaltım vanasının plastik contasının aşınması nedeniyle vanadan günde 70 kg sızıntı mevcut olduğunu belirtildiği halde hüküm gerekçesinde delil tespiti ve keşifte elde edilen tespitlerden hiç bahsedilmemesi karşısında; maddi gerçeğin hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ortaya
çıkartılması açısından sızıntının dolum tarihinde bulunup bulunmadığının tespit edilip edilemeyeceği, dolum tarihinde bulunmayan sızıntının bekleme sırasında yada kontrol yapıldıktan sonra meydana gelip gelmediğin tespitinin mümkün olup olmadığının ve mühürlere herhangi bir müdahale yapılıp yapılmadığının, yükleme tarihi ve bekleme süresi ve kontrol tarihi arasında JP-8 yükünde uçuculuk özelliği nedeniyle eksilme olup olmayacağının tespiti, katılan firma yetkilisinin olaya ilişkin ayrıntılı beyanına başvurulup, yüklemeden sonra teslim noktasına kadar sanığın müdahalede bulunup bulunamayacağının sorulması, suretiyle elde edilecek sonuçlara göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.