Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/5732 E. 2014/21137 K. 15.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/5732
KARAR NO : 2014/21137
KARAR TARİHİ : 15.12.2014

Tebliğname No : 11 – 2011/110473
MAHKEMESİ : Ankara 3. Sulh Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 22/06/2010
NUMARASI : 2009/646 (E) ve 2010/1112 (K)
SUÇ : Güveni kötüye kullanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Sanığın, katılan tarafından kendisine bir galeriye satılması amacıyla bırakılması için emaneten verilen 06 NR 773 plakalı aracı, daha sonra iade etmeyerek güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda;
1-Oluşa, sanığın savunmalarına, katılanın aşamalardaki beyanlarına ve tüm dosya kapsamına göre; katılanın yargılama aşamasında verdiği ifadesinde; sanığı tanımadığını, aracını annesinin evinin önünde bırakarak üzerine satılıktır ilanı astığını, bunu gören sanığın annesinin yanına gelerek, aracı satın almak istediğini söyledikten sonra galeriye götürüp gösterme bahanesiyle aracı alıp götürdüğünü beyan ettiği, sanığın, ifadesinde ise; katılanı tanımadığını, kardeşi olan Can isimli kişiyi tanıdığını, söz konusu aracın Can tarafından vergi borcunu ödemesi karşılığında kendisine verildiğini, bunun üzerine aracın vergi borçlarını ödediğini, ayrıca aracın tamirini yaptırmak suretiyle 1200 TL masraf yaptığını, aracın devrini istediğinde vermediklerini beyan ederek suçlamaları reddettiğinin anlaşılması karşısında; maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde açıklığa kavuşturulması bakımından; katılanın annesinin temin edilerek konu ile ilgili ayrıntılı ifadesinin alınması; aracın kendisinde olduğu sırada sanık tarafından alınıp alınmadığı ve ne şekilde alındığının net bir şekilde açıklığa kavuşturulması, katılanın kardeşi Can isimli kişinin temin edilerek sanığın savunmaları doğrultusunda ifadesinin alınması, söz konusu aracı sanığa vergi borcunun ödenmesi amacıyla teslim edip etmediğinin öğrenilmesinden sonra sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden eksik inceleme sonucunda yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Kabule göre de;
a-Hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanığa fazla ceza tayini,
b-Tekerrüre esas alınan, Sincan 2.Asliye Ceza Mahkemesinin 2006/334 esas, 2008/439 karar sayılı olan ve 2 yıl hapis cezasına ilişkin mahkumiyetin, suçun işlendiği tarihten sonra 04.07.2008 tarihinde kesinleştiği ve tekerrüre esas alınamayacağının gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1.maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’ nın 321.maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA, 15.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.