YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/5323
KARAR NO : 2014/21224
KARAR TARİHİ : 15.12.2014
Tebliğname No : 15 – 2011/285671
MAHKEMESİ : Samsun 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 30/06/2011
NUMARASI : 2009/418 (E) ve 2011/435 (K)
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehin etmesi, tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Suçun, meslek ve sanat, ticaret veya hizmet ilişkisinin ya da hangi nedenden doğmuş olursa olsun, başkasının mallarını idare etmek yetkisinin gereği olarak tevdi ve teslim edilmiş eşya hakkında işlenmesi hâlinde, nitelikli hali oluşmaktadır.
Sanığın 17/12/2007-21/08/2008 tarihleri arasında katılan şirketin satış ve pazarlama bölümünde satış sorumlusu olarak çalıştığı, bu süre içinde elektrik malzemelerinin satışı için satış bölgelerindeki illere giderek götürdüğü numuneleri gösterip müşterilere pazarladığı, yaptığı satış sonucunda müşterilerden almış olduğu çek, senet ve nakit paraları çalıştığı şirket hesabına iletmesi gerektiği, yaptığı nakit satışlara ilişkin tahsilatların çok olması halinde havale yolu ile az olması halinde elden şirketin muhasebe şefi olan Saliha’ya teslim ettiği, çeşitli illerdeki nakit akışının ve tahsilatın azaldığı şirket tarafından fark edilmesi ve bazı müşterilerin parayı ödedikleri halde malların teslim edilmediğini bildirmeleri üzerine katılan şirket görevlilerinin araştırma yaptıkları ve sonucunda sanığın satış için görev bölgesinde bulunan Erzurum, Bayburt, Erzincan, Amasya, Turhal, Zile ve Erbaa il ve ilçelerindeki müşterilerden tahsil etmiş olduğu toplam 62.393,00 TL nakit parayı şirket hesabına aktarmadığının iddia ve kabul olunduğu olayda, sanığın makbuz ve belgeleri şirket muhasebesine teslim ettiğini, çalıştığı dönem boyunca elden yaptığı teslimatlarda şirketten bir belge almadığını, her iki ayda bir şirket muhasebesinin tahsilatları ve makbuzları kontrol ettiğini, böyle bir eylemde bulunduğu takdirde şirketin bunun çok önceden ortaya çıkaracağı, halen başka bir şirkette aynı müşterileri ile çalışmaya devam ettiğini, atılı suçu işlemediği savunması
karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti için katılan şirketin sanığın uhdesinde tuttuğu iddia edilen tahsilat tarihlerini kapsar şekilde tüm ticari defter ve kayıtları getirtilerek hangi tahsilatları iade etmediğinin tespiti için bu konuda uzman üç kişilik bilirkişi heyetinden rapor alınarak ve katılan şirketin sanık hakkında açtığı Samsun 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2008/326 Esas sayılı dosyası getirtilip incelenerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15/12/2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.