Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/4777 E. 2014/20667 K. 08.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/4777
KARAR NO : 2014/20667
KARAR TARİHİ : 08.12.2014

Tebliğname No : 11 – 2011/97709
MAHKEMESİ : Konya 5. Sulh Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 14/09/2010
NUMARASI : 2009/199 (E) ve 2010/937 (K)
SUÇ : Bedelsiz senedi kullanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Bedelsiz senedi kullanma suçunun oluşabilmesi için; sanığın elinde borçlusunca bedelinin tamamı ya da kısmen ödenmiş bir senet olmalı ve bunu kısmen veya tamamen ödenmemiş gibi tahsile sokması veya bir başkasına devretmesi gerekmektedir. Borcun bir bölümü ödenmiş ve geri kalan miktar için elinde tuttuğu senedi, tümü veya kalandan fazla miktarı için kullanan sanığın fiili de bedelsiz senedi kullanma suçunu oluşturacaktır.
Şikayetçinin 05.05.2005 vade tarihli, 9.650,00 TL bedelli senetteki alacağını borçlu Ö.. K..’den banka yoluyla tahsil etmek maksadıyla T.C. Ziraat Bankası’nda bulunan hesabına takasa koyması üzerine sanık Özcan’ın, senet bedelini 09.05.2005 tarihinde ödeyerek bankadan aldıktan sonra şikayetçinin cirosunun iptal edilmemesi nedeniyle senedi bir şekilde temyiz dışı K.. T..’a doğrudan verdiği, onun da bedeli kalmayan senedi avukata vererek tahsil etme yoluna gittiğinin iddia edildiği olayda;
1-Sanığın aşamalardaki tüm savunmalarında, suça konu çekin işyerinden K.. T.. tarafından rızası dışında alındığını belirtmesi ve icra takibini yapan kişinin sanık olmaması karşısında; maddi gerçeğin hiçbir kuşkuya yer vermeksizin ortaya çıkarılması bakımından, temyiz dışı K.. T..’un beyanlarında adı geçen B.. B..’in ifadesine başvurularak, suça konu çekle bir ilgisinin bulunup bulunmadığı, çekin Kamil’in eline ne şekilde geçtiği araştırıldıktan sonra, sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nın 53/4. maddesi gereğince, kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, aynı kanun maddesinin 1. bendinde gösterilen hak yoksunluğuna hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.