Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/4763 E. 2014/20640 K. 08.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/4763
KARAR NO : 2014/20640
KARAR TARİHİ : 08.12.2014

Tebliğname No : 11 – 2011/84854
MAHKEMESİ : Ankara 14. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 11/10/2010
NUMARASI : 2009/1401 (E) ve 2010/679 (K)
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi, tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Somut olayda; katılana ait işyerinde bilet satış sorumlusu olarak çalışan sanığın, çalıştığı 3 aylık süre boyunca tahsil etmiş olduğu 9.000,00 TL tutarındaki parayı katılana vermeyerek uhdesine geçirdiği anlaşıldığından, eyleminin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğuna dair mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Katılanın anlaşmalı olduğu yolcu firmaları adına bilet kesmeye yetkili olan sanığın, tahsil ettiği paraları haftalık olarak bu şirketlere katılan adına teslim etmesi gerekirken, vermeyip 3 ay boyunca elde ettiği 9.000,00 TL’yi uhdesine geçirdiğinin anlaşılması ve mahkemenin kabulünün de bu yönde olması karşısında, sanık hakkında TCK’nın 43. maddesinde yer alan zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
2-Daha öncesinden üç aydan fazla mahkûmiyeti bulunan sanık hakkında verilen hapis cezasının TCK’nın 51. maddesi gereğince ertelenemeyeceği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
3-Tekerrüre esas mahkûmiyeti bulunan sanık hakkında 5237 sayılı TCK’ nın 58/6. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.