Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/4681 E. 2014/21011 K. 11.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/4681
KARAR NO : 2014/21011
KARAR TARİHİ : 11.12.2014

Tebliğname No : 11 – 2011/112486
MAHKEMESİ : Ankara 15. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 01/12/2010
NUMARASI : 2010/374 (E) ve 2010/921 (K)
SUÇ : Nitelikli güveni kötüye kullanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Somut olayda; Katılan Libertyl. … A.Ş. ünvanlı şirketin, Ankara … Noterliğinde düzenlenen 14/05/2007 tarih ve 20504 yevmiye no’lu sözleşmesiyle, sigorta poliçesi tanzim etme ve primleri tahsil edebilme yetkilerini de haiz “acentası” olan sanığın, 2007-2008 yıllarında müşterilderden tahsil ettiği primlerden belli bir miktarını, anılan sözleşme hükümleri çerçevesinde şirket hesaplarına intikal ettirmemesi eyleminin “nitelikli güveni kötüye kullanma” suçunu oluşturduğu iddia edilen olayda;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Hükme esas alınan 05/05/2010 tarihli bilirkişi raporunun katılan şirketin acentası için tuttuğu 2007 ve 2008 yıllarına ait “muavin defter” kayıtları ile aynı dönemlere ait ekstre dökümleri esas alınarak düzenlenmesi karşında; sanık hakkında TCK’nın 43. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışılmaması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. Maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verilidi.