Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/4601 E. 2014/20620 K. 08.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/4601
KARAR NO : 2014/20620
KARAR TARİHİ : 08.12.2014

Tebliğname No : 11 – 2011/111481
MAHKEMESİ : Malatya 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 28/12/2010
NUMARASI : 2008/695 (E) ve 2010/647 (K)
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehin etmesi, tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Suçun, meslek ve sanat, ticaret veya hizmet ilişkisinin ya da hangi nedenden doğmuş olursa olsun, başkasının mallarını idare etmek yetkisinin gereği olarak tevdi ve teslim edilmiş eşya hakkında işlenmesi hâlinde, nitelikli hali oluşmaktadır.
Sanığın katılana ait altın atölyesinde 07/03/2008 tarihinde ustabaşı olarak çalışmaya başladığı ve 10 ay kadar çalıştığı, hurda altın işleme sırasında 800 gr. civarında hurda altını fire olarak gösterip aldığı, sanığın atölyede çalıştığı dönem içerisinde değişik zamanlarda kendisine teslim edilen altınları işlediği, fireyi fazla gösterip aradaki farkı kendisinin aldığı olayda,
Sanığın açığın fireden kaynaklandığını savunması, katılanın makineler temizlendiğinde firenin kapanmadığını beyan etmesi, bilirkişi raporunda altın eritme firelerini ve işleme firelerinin normal olduğunu, atölye hesaplarında hesabın tamamen kapanmayıp, altın talaşını atölyede kalem odasında bırakıp, üzerine devamlı gelen hurda altınların ilavesi ile yapılan eritmenin sonucunda fire sonuçlarının bazı eritmelerde arttığı, bazı firelerin aşırı olmamak kaydıyla yüksek olduğunu, bazı firelerin de fazla olduğunu ve sebebinin de partiyi bitirmeden üzerine gelen hurdayı ilave ederek firelerin artmış olduğunu tespit etmesi, bilirkişi raporunda firenin ne miktarda olduğu ve neden kaynaklandığının açıkça belirtilmemesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti için, altın işlenmesi ile ilgili tüm ticari belge ve kayıtların getirtilerek firenin altın işlemesi sırasındaki yanlış hesaplamadan kaynaklanıp kaynaklanmadığı, ne miktarda altın eksiğinin olduğu ve bunun makul sayılabilecek işleme kaybı sınırlarında olup olmadığı hususunda konusunda uzman bilirkişiden yeniden rapor alınarak suç alanında sanıktan başka çalışanlar da tespit edilip, iş bölümü belirlenip sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
TCK’nın 53.maddesinin 3.fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun” sadece sanığın kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08/12/2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.