Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/4298 E. 2014/20274 K. 03.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/4298
KARAR NO : 2014/20274
KARAR TARİHİ : 03.12.2014

Tebliğname No : 11 – 2011/106389
MAHKEMESİ : İstanbul 42. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 26/11/2010
NUMARASI : 2009/865 (E) ve 2010/1134 (K)
SUÇ : Dolandırıcılık

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı,sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Sanığın şikayetçiye gümrük görevlisi olduğunu ve şikayetçiye çekme karavan temin edeceğini söyleyerek şikayetçiden 500TL aldığı, sanığın gümrük görevlisi olmadığı ve karavanı teslim etmediği, bu eylemiyle dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda;
1-Yargılama sırasında aynı yargı çevresindeki cezaevinde başka suçtan tutuklu olduğu anlaşılan ve savunmasının alındığı celsede duruşmadan bağışık tutulmak isteyip istemediği sorulmayan sanık D.. Ş..’ın, duruşmalara katılımı sağlanmadan yokluğunda hükümlülüğüne karar verilmek suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 196.maddesine aykırı davranılması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
2-Sanık hakkında belirlenen temel gün adli para cezasının, para cezasına çevrilmesi sırasında uygulanan kanun maddesi olan TCK’nın 52/2. maddesinin gösterilmeyerek 5271 sayılı CMK’nın 232/6. maddesine aykırılık oluşturulması ile sanık hakkında, belirlenen temel gün adli para cezasında, TCK’nın 62. maddesine göre indirim yapıldıktan sonra, TCK’nın 52/2. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03.12.2014 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.