YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/4100
KARAR NO : 2014/20047
KARAR TARİHİ : 01.12.2014
Tebliğname No : 11 – 2011/100232
MAHKEMESİ : Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 28/12/2010
NUMARASI : 2010/292 (E) ve 2010/340 (K)
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın yargılama konusu olan ve hamiline düzenlenen 1500 TL bedelli çeki bir ticari alışveriş karşılığında şikayetçiye verdiği, yasal süresi içerisinde bankaya tahsil amacıyla ibraz edilen çekin karşılıksız kaldığı ve bu nedenle sanığın karşılıksız çek keşide ettiği anlatılıp, eylemine uyan 3167 sayılı Çek Kanunun 16/1-3 maddeleri gereğince cezalandırılmaları talebiyle hakkında “karşılıksız çek keşide etme” suçundan Asliye Ceza Mahkemesi’ne dava açıldığı, 5271 sayılı CMK’nın 225. maddesi uyarınca hükmün konusu, iddianamede gösterilen fiilden ibaret olup; “karşılıksız çek keşide etme” suçu ile “resmi belgede sahtecilik ve bankanın araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık” suçlarının birbirlerinden ayrı ve bağımsız suçlar olduğu, iddianameye konu olan karşılıksız çek keşide etme suçunun“ Bankanın araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik” suçlarına dönüşmeyeceği ilkeleri dikkate alındığında, Asliye Ceza Mahkemesi’nce verilen görevsizlik kararı ile iddianame dışına çıkılmasının mümkün olmadığı, iddianamade tavsifi yapılan ve açıkça sanık hakkında “Karşılıksız çek keşide etme” suçundan açılan dava ile bağlı kalınarak yargılamaya devam edilip karar verilmesi gerektiği, iddianamedeki sevk ve anlatıma göre, “bankanın araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik” suçlarından sanık hakkında açılmış dava bulunmadığından, bu suçlardan yargılama yapıp karar vermek için ayrı bir iddianame tanziminin gerektiği gözetilmeden, dava konusu iddianame dışına çıkılarak ve dava konusu yapılmayan “bankanın araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik” suçlarından sanığın mahkumiyetine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.