Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/4054 E. 2014/14836 K. 17.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/4054
KARAR NO : 2014/14836
KARAR TARİHİ : 17.09.2014

Tebliğname No : 11 – 2011/96253
MAHKEMESİ : Eskişehir 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 28/10/2010
NUMARASI : 2007/700 (E) ve 2010/627 (K)
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması,malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi,değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Şikayetçinin vergi mükellefi olarak yaptığı işin muhasebe işlemlerini yürütmesi için belge ve defterlerini muhasebeci sanığa verdiği, sanığın görevini yerine getirdiği sırada işi bırakarak adres bırakmaksızın semti meçhule gittiği halde şikayetçiye ait belge ve defterlerini iade etmediği, bu nedenle şikayetçi Selim’in belge ve defterlerini incelemek isteyen vergi görevlilerine belge ve defterlerinin ibrazını yapamadığı, sanığın oda kaydının bulunduğu, işe 09.11.2000 tarihinde başladığı ve işi bıraktığına dair bir kaydının bulunmadığı, sanığın bu eylemiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda;
Sanığın şikayetçinin defter ve belgelerini aldıktan sonra iade etmeksizin işi bırakıp ayrıldığı, 09.11.2000 tarihinde işe başlayan sanığın işi bıraktığına dair resmi kaydın olmadığı, şikayetçinin vergi görevlilerine ibraz etmek için defter ve belgelerini aradığında defter ve belgelerinin bulunamadığı, bu şekilde sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği anlaşıldığından, mahkumiyeti gerekirken yazılı gerekçe ile beraat kararı verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii, katılan vekili ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK’nın 321.maddesi gereğince BOZULMASINA, 17.09.2014 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.