Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/3929 E. 2014/20189 K. 02.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/3929
KARAR NO : 2014/20189
KARAR TARİHİ : 02.12.2014

Tebliğname No : 11 – 2010/247920
MAHKEMESİ : Tekkeköy Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 23/06/2010
NUMARASI : 2009/767 (E) ve 2010/526 (K)
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması,malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Sanığın, müştekinin temsile yetkili müdürü olduğu … Gıda Paz. Kol. şirketinde 25/09/2007 – 27/01/2009 tarihleri arasında satış temsilcisi olarak çalıştığı, kendisine verilen görev gereği olarak Çarşamba ve Terme ilçelerinde şirkete ait malların pazarlamasını yapması ve satışını yaptığı malların parasını tahsil ederek şirket hesabına geçirmesi gerektiği, ancak sanığın mal satışı yaptığı 53 adet şirket müşterisinden tahsil ettiği parayı şirkete getirmeyerek üzerinde tuttuğu, durumun 2008 yılı Ekim ayında fark edilmesi üzerine yapılan araştırmada sanığın uhdesine geçirdiği paranın toplam 13.228,52 TL olduğu, sanığın bu şekilde üzerine atılı suçu işlediğinin iddia edildiği olayda, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından, söz konusu firmanın tüm defter, belge ve kayıtlarının konusunda uzman bilirkişilere tevdi edilip incelettirilerek, sanığın hangi tarihler arasında katılanın firmasında çalıştığı, katılanın firması adına sattığı ürünlerin paralarını şirket kasasına yatırması gerekirken
uhdesinde tutup, mal edinip edinmediğinin tespit edilmesi, ayrıca sanığın satış yaptığı ve katılanın yetkilisi olduğu firmanın mutabakat yaptığı idda edilen firma temsilcilerinin dinlenilmesi, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de,
Sanık hakkında belirlenen temel gün adli para cezasının, para cezasına çevrilmesi sırasında uygulanan yasa maddesinin gösterilmemesi suretiyle, CMK’nın 232/6. maddesine aykırılık oluşturulması,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 02.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.