Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/3864 E. 2014/20050 K. 01.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/3864
KARAR NO : 2014/20050
KARAR TARİHİ : 01.12.2014

Tebliğname No : 15 – 2011/300861
MAHKEMESİ : İzmir 19. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 28/04/2011
NUMARASI : 2010/360 (E) ve 2011/255 (K)
SUÇ : Dolandırıcılık, sahtecilik

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
O yer Cumhuriyet savcısının temyiz talebinin sanık lehine olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
… İletişim Bilgisayar İthalat İhracat Ticaret Limited şirketine bağlı GSM firmasında seyyar satış elemanı olarak çalışan sanığın, kendisinden 0…6 numaralı faturalı hattı satın alan şikâyetçinin vermiş olduğu yerleşim yeri ve adres bilgisi ile nüfus cüzdanı fotokopisini kullanarak, şikâyetçinin rızası ve bilgisi dışında, 0…7 numaralı ve 03.07.2009 tarihli; 0…8 numaralı 03.07.2009 tarihli; 0…3 numaralı 23.07.2009 tarihli bireysel abonelik sözleşmelerini düzenleyerek şikâyetçi adına alınan GSM numaralarını kullanıma açmak suretiyle menfaat temin ettiğinin iddia ve kabul olunması karşısında; sanığın, Nüfus Müdürlüğü’nün maddi varlığı olan sahte nüfus cüzdanı fotokopisini kullanması şeklindeki eyleminin, 5237 sayılı TCK’nın 158/1-d. maddesinde düzenlenen “Kamu kurum ve kuruluşlarının, kamu meslek kuruluşlarının, siyasî parti, vakıf veya dernek tüzel kişiliklerinin araç olarak kullanılması suretiyle” nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdiri ile tartışmasının üst dereceli ağır ceza mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı kanunun 326. maddesi gereğince sonuç ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış haklarının gözetilmesine, 01.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.