Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/3851 E. 2014/20507 K. 04.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/3851
KARAR NO : 2014/20507
KARAR TARİHİ : 04.12.2014

Tebliğname No : 15 – 2011/300143
MAHKEMESİ : Rize 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 15/03/2011
NUMARASI : 2010/100 (E) ve 2011/130 (K)
SUÇ : Hizmet Nedeniyle Güveni Kötüye Kullanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim Edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehin etmesi, tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Suçun, meslek ve sanat, ticaret veya hizmet ilişkisinin ya da hangi nedenden doğmuş olursa olsun, başkasının mallarını idare etmek yetkisinin gereği olarak tevdi ve teslim edilmiş eşya hakkında işlenmesi hâlinde, nitelikli hali oluşmaktadır.
Sanık R.. B..’nın katılan S.. B..’nın vasisi olduğu, katılanın ablası olan N. B..’nın R.. M..’ne söz konusu vesayetin kaldırılması için dava açtığı ve mahkemece yapılan bilirkişi incelemesinde sanığın katılana ait 3.621.02 TL’yi kendi ihtiyacı için kullandığının tespiti üzerine suç duyurusunda bulunulduğu, sanığın vasisi olduğu katılan S.. B..’ya ödemesi gereken 3.621.02 TL’yi vasilik görevine aykırı olarak kullandığı ve üzerine atılı suçu işlediği iddia ve kabul olunan olayda,
5237 sayılı TCK’nın 6/1-c maddesi anlamında kamu görevlisi olan sanığın eyleminin, 5237 Sayılı TCK’nın 247/1-2. maddelerinde öngörülen zimmet suçunu oluşturup oluşturmadığına ilişkin delilleri takdir ve tartışmanın üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilmeden, görevsizlik kararı verilmesi gerekirken duruşmaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 04/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.