Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/3548 E. 2014/19797 K. 26.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/3548
KARAR NO : 2014/19797
KARAR TARİHİ : 26.11.2014

Tebliğname No : 15 – 2011/302761
MAHKEMESİ : Çorlu 3. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 15/02/2011
NUMARASI : 2010/29 (E) ve 2011/48 (K)
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması,malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi,failin kendisine verilen malı,veriliş gayesinin dışında,zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi,değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Katılanın Vakıflar Köyü mevkiinde bulunan aile şirketlerine ait seramik fabrikasının sahiplerinden olduğu, fabrikanın içinde bulunan malzemeleriyle birlikte satılabilmesi için U. Emlak ile görüşme yaptığı ve anlaştıkları, emlak görevlilerinden sanık Sibel’in kendisi ile görüşüp fabrikanın temizlenip satılmasının daha uygun olacağını belirtmesi üzerine katılanın içerideki malzemelere dokunulmadan temizlenmesini söylediği halde daha sonra fabrikaya geldiğinde içeride bulunan fanlar ile birlikte yarı mamul arabaları, termo blog, alçı silosu, fabrikanın iç kısmında bulunan bölümde 400-500 kg ağırlığında hurdanın ve … plakalı beyaz renkli Tofaş Şahin marka 1999 model aracın olmadığını gördüğü, bu malzemelerin kendisinden habersiz olarak sanık tarafından satıldığı ve bedellerinin de kendisine ödenmediğinin anlaşıldığı olayda, sanığın eyleminin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine; ancak;
Sanık tarafından 2.200 TL bedel karşılığında satıldığı anlaşılan hurda bedelinin 950 TL’lik kısmının katılana ödendiğinin anlaşılması karşısında, kısmi ödeme nedeniyle sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına muvafakatı bulunup bulunmadığı katılana sorularak 5237 sayılı TCK’nın 168/4. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun tartışılmaması,

Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26.11.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.