Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/3058 E. 2014/21007 K. 11.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/3058
KARAR NO : 2014/21007
KARAR TARİHİ : 11.12.2014

Tebliğname No : 15 – 2011/288162
MAHKEMESİ : Antalya 17. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 25/07/2011
NUMARASI : 2010/44 (E) ve 2011/545 (K)
SUÇ : Dolandırıcılık (değişen vasıfla; nitelikli dolandırıcılık); özel belgede sahtecilik

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı,sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.
Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli,olayın özelliği, mağdurun durumu, fiille olan ilişkisi, kullanılan hilenin şekli,kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Somut olayda; Sanığın, kardeşleri Gökhan (ve Volkan)’ın kimlik bilgilerine uygun biçimde, ilgili mahalle muhtarlığından aldığı nüfus cüzdanı talep belgeleriyle Nüfus İdaresi’ne başvurup, üzerinde kendi fotografı yapışık “sahte” nüfus cüzdanlarını alıp-kullanarak, 2007 ve 2008 yıllarında Vodafone ve Turkcell ticari ünvanlı şirketler nezdinde muhtelif zamanlarda imzaladığı abonelik sözleşmeleriyle açtırdığı cep telefonu hatlarını kullanmasıyla oluşan borçları ödemeyerek haksız yararlar sağlaması şeklinde sabit görülen eylemlerinin sübutu halinde TCK’nın 207/1, 43 (iki kez), 158/1-d, 43 (iki kez) maddelerinde tanımlanan “zincirleme özel belgede sahtecilik”; “zincirleme nitelikli dolandırıcılık” suçlarını oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delilleri tayin ve takdir görevinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olacağı gözetilerek “görevsizlik” kararı verilmesi gerekirken yargılamaya devamla yazılı şekilde hükümler kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.