YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/29150
KARAR NO : 2014/21459
KARAR TARİHİ : 17.12.2014
Tebliğname No : 15 – 2012/167646
MAHKEMESİ : Gaziantep 1. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 28/03/2012
NUMARASI : 2011/317 (E) ve 2012/147 (K)
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Sanığın, Super Nokta adlı özel fatura tahsil merkezinde fatura tahsilatı yapmaya yetkili olduğu, katılanın kredi kartının fatura ödemesi için iş yerine geldiği, sanığın fatura miktarının ücretini alarak tahsilatı yaptığını beyan ettiği ancak katılanın bankayı aradığı ve paranın hesaba geçmediğini öğrenerek, sanığın iş yerine gittiği, sanığın ertesi gün paranın hesaba geçeceğini söyleyerek katılanı oyaladığı, bir sonraki ayın hesap ekstresi geldiğinde önceki ayın fatura miktarının kurum hesabına aktarılmadığının belirlendiği, bu suretle sanığın katılandan tahsilat amacıyla aldığı parayı kurum hesabına aktarmayarak, kendisine menfaat temin etmek suretiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda;
1- Sanığın, söz konusu tahsilatı yaparken herhangi bir hile kullanmış olması halinde eyleminin dolandırıcılık suçunu oluşturacağı gözetilerek, maddi gerçeğin hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ortaya çıkarılması amacına yönelik olarak, tahsilat yaptığı işyerinin, gerçekten iş yeri olarak kayıtlı olup olmadığı, katılandan tahsil ettiği faturaların ait olduğu banka ile arasında fatura tahsili hususunda bir sözleşme olup olmadığı, ödeme yaptığı faturaların bulunup bulunmadığı hususlarının araştırılarak, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeksizin, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Kabule göre de; hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanığa fazla ceza tayini,
3-5237 sayılı Kanun’un 53. maddesinin hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak uygulanabileceği gözetilmeden yazılı şekilde adli para cezasına mahkumiyetten sonra hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.