Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/291 E. 2013/7605 K. 25.04.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/291
KARAR NO : 2013/7605
KARAR TARİHİ : 25.04.2013

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kamu malına zarar vermeye teşebbüs, kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir.
Hakaret suçunun oluşabilmesi için, bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını incitecek ölçüde, somut bir fiil veya olgu isnat etmek yada yakıştırmalarda bulunmak yada sövmek gerekmektedir. Kişiye isnat edilen somut fiil veya olgunun gerçek olup olmamasının bir önemi yoktur. İsnadın ispatın konusu ayrıdır. Somut bir fiil ve olgu isnat etmek; isnat, mağdurun onur şeref ve saygınlığını incitecek nitelikte olacaktır. Mağdura yüklenen fiil ve olgunun belirli olması şarttır. Fiilin somut sayılabilmesi için, şahsa, şekle, konuya, yere ve zamana ilişkin unsurlar gösterilmiş olmalıdır. Bu unsurların tamamının birlikte söylenmesi şart değildir. Sözlerin isnat edilen fiilî belirleyecek açıklıkta olması yeterlidir. Çoğu zaman isnat edilen fiil ve olgunun, hangi zaman ve yerde meydana geldiğinin belirtilmesi, onur ve
saygınlığı incitecek niteliği tespit için yeterli olmaktadır. Tarafların sosyal durumları, sözlerin söylendiği yer ve söyleniş şekli, söylenmeden önceki olaylar nazara alınarak suç vasfı tayin olunmalıdır.
Hakaretin kişiyi küçük düşürmeye yönelik olması gerekir. Kişiye onu toplum nazarında küçük düşürmek amaçlı belli bir siyasi kanaatin isnat edilmesi hâlinde de suç oluşacaktır. Bir kişiye yönelik sözlerin veya yapılan davranışın o kişiyi küçük düşürücü nitelikte olup olmadığını tayin ederken, topluma hâkim olan anlayışlar, örf ve adetler göz önünde bulundurulmalıdır.
Suçun alenen işlenmesi, nitelikli hâl kabul edilmiştir. Aleniyet, belirsiz sayıda kişilerin hakaret oluşturan sözü duymalarına olanak sağlamak suretiyle suçun işlenmesini ifade eder. Failin, hakaret oluşturan sözün duyulması olanağını yaratmış olması yeterlidir. Söylenen sözün fiilen duyulmuş olup olmaması önemli değildir.
Sanığın, başka bir suç nedeniyle yapılan soruşturma sonucunda tutuklandığı, akabinde kolluk tarafından cezaevine götürülürken soruşturma kapsamında el konulan cep telefonunu istediği, ancak görevli astsubay olan mağdur …’in sanığın isteğini kabul etmediği, daha sonra sanığın mağdur …’e hitaben “ver lan telefonumu diye bağırdığı” yine adliye merdivenlerinden aşağıya doğru inerken “ben bu adliyenin anasını sinkaf edeyim” şeklinde söz söyleyip, cama yumruk attığı ancak camın kırılmadığının iddia edildiği olayda,
1-Kamu malına zarar verme suçuna yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde;
Sanığın, başka bir suç nedeniyle yapılan soruşturma sonucunda tutuklandığı, akabinde kolluk tarafından cezaevine götürülürken kızgın bir şekilde adliyenin camlarına yumrukla vurduğu, ancak camların kırılmadığı şeklinde belirlenen eylemi kamu malına zarar vermeye teşebbüs niteliğinde olduğundan tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2-Kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret suçuna yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde;
a-)İddianame içeriğinden, sanığın mağdur Astsubay …’e yönelik kullandığı “lan” kelimesinin ve “bu adliyenin anasını sinkaf edeyim” şeklindeki sözlerinin hakaret suçuna konu edildiği halde kararın gerekçesinde “ ben böyle adliyenin de, hakimin de, savcının da, hepsine başlarım” şeklindeki iddianame içeriğinde yer almayan ifadelere yer verilerek karışıklığa neden olunması,
Kabule göre de;
b-)Sanığın hakaret suçunu alenen işlediğinin anlaşılmasına karşın, TCK 125/4.maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeden eksik ceza tayini,
c-)Suç tanımında hapis cezası ile adli para cezasının seçenek olarak öngörüldüğü hakaret suçunda, hapis cezası tercih edildiği halde, verilen cezanın 5237 sayılı TCK’nın 50/2 maddesine aykırı olarak adli para cezasına çevrilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, o yer C.savcısının ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 Sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK. nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 25.04.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.