Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/28597 E. 2014/19115 K. 18.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/28597
KARAR NO : 2014/19115
KARAR TARİHİ : 18.11.2014

Tebliğname No : 15 – 2012/176191
MAHKEMESİ : Bitlis Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 11/04/2012
NUMARASI : 2010/290 (E) ve 2012/146 (K)
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma,suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir.
Somut olayda; Bitlis E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda siyasi suç nedeniyle tutuklu olarak bulunan suça sürüklenen çocukların olay tarihinde DTP Mardin eski milletvekili A. T.’e Samsun ilinde yapılan yumruklu saldırıya tepki amaçlı olarak kalmakta oldukları E/3 koğuşunun camlarını kırdıkları, üzerlerine atılı suçu işledikleri anlaşılmakla, mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Sanık E.. A..’ın sorgusunun, CMK’nın 202. maddesinde 6411 sayılı Kanun ile 24.01.2013 tarihinde yapılan değişiklikten önce yapıldığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, suça sürüklenen çocuklar müdafilerinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; 5237 sayılı TCK’nın 50/3. maddesi gereğince, fiili işlediği tarihte 18 yaşını doldurmamış olan suça sürüklenen çocuklar hakkında tayin edilen kısa süreli hapis cezasının aynı maddenin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlarından birine çevrilmesinin zorunlu olduğunun gözetilmemesi,
Kabule göre de;
1-Suça sürüklenen çocuklara atanan zorunlu müdafilere, temsil ettikleri her bir suça sürüklenen çocuk adına ayrı ayrı değil, her grup için tek bir maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2-Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6. maddesi dikkate alınarak, 5271 sayılı CMK’nın 150/2 maddesi gereğince, yasal olarak tayin edilen zorunlu müdafinin ücretinin suça sürüklenen çocuklara yüklenemeyeceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.