Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/27533 E. 2016/2295 K. 02.03.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/27533
KARAR NO : 2016/2295
KARAR TARİHİ : 02.03.2016

MAHKEMESİ : …………. Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık

Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin hükümler, katılan vekili, sanıklar müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Sanıklar müdafiinin sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen beraat hükümlerine yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Beraat kararının gerekçesine yönelik olmayan temyizde sanığın hukuki yararı bulunmadığından, sanık müdafiinin temyiz isteğinin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2-Sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen beraat hükümlerinin temyiz incelemesinde;
Sanıklardan ………….’ın Banaz ilçe merkezinde ve köylerinde hayvan alım satımı yaptığı, katılanlardan daha önceye dayanan hayvan alıp karşılığında ödemeler yaptığı, sanık ………..’ın ise; sanık ………..’in oğlu olup, ………… köyünde imamlık yaptığı, sanıkların katılanlardan hayvan alıp karşılığında da senetler düzenleyerek verdikleri, katılanların sanık ………….’ın imam olduğunu bilmeleri sebebiyle bu şahsa güvenip hayvanları senet karşılığında sattıkları, ancak her iki sanığın da ellerindeki hayvanları 3. şahıslara verdikleri halde, senet borçlarını ödemeden ilçeyi terk edip kaçtıkları iddia olunan olayda; sanıkların borçlarını inkar etmedikleri, kaldı ki alım satımları ortaya koyan borçlarına yönelik senetlerin mevcut olduğu, sanıkların hileli bir hareketlerinin olmadığı, katılanların doğal olarak imamlık yapan ve daha önce hayvan satıp ta karşılığını aldıkları sanık ………… ve babası …………..’e güvendikleri, sanıkların aksi sabit olmayan savunmalarına göre hayvan verdikleri şahısların kendilerine olan borcu ödememelerinden kaynaklı problem yaşadıkları, ayrıca sanık …………..’ın geçirdiği trafik kazası sebebiyle kendisine yönelik tehditlerin varlığı karşısında ilçeyi terk ettikleri, sanıkların atılı suçları işlediğine dair şüphenin hasıl olduğu, şüpheden sanık yararlanır ilkesinin lehlerine uygulanmasının zaruret teşkil ettiği gerekçeleriyle verilen beraat kararlarında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, sanıkların üzerilerine atılı suçları işlediklerinin sabit olmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılanlar vekilinin atılı suçların oluştuğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 02.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.