Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/2736 E. 2014/18632 K. 12.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/2736
KARAR NO : 2014/18632
KARAR TARİHİ : 12.11.2014

Tebliğname No : 11 – 2011/43132
MAHKEMESİ : Seferihisar Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 23/07/2010
NUMARASI : 2009/532 (E) ve 2010/540 (K)
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Sanıkların Seferihisar İlçesi’nde faaliyet gösteren Ödemiş Öğretmenevleri A.Dinlenme Sitesi Güzelleştirme ve Yaşatma Derneği’nin yöneticileri oldukları ve şikayetçi tarafından vaki başvuru üzerine İzmir Valiliği İl Dernek Müdürlüğü tarafından yapılan denetimde, sanıkların yöneticileri oldukları derneğin sahip oldukları gelirleri mevzuata ve tüzüğe uygun olarak harcamadıkları, site maliklerinin ortak malı sayılan işletmenin dernek tarafından kiraya verildiği ve giderlerin dernek tarafından karşılandığı, ancak buradan elde edilen kira gelirinin derneğe gelir olarak gösterilmediği, sanıkların bu eylemleriyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda;
1-Sanık T.. S..’in müdafiinin temyiz dilekçesine eklediği, Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi’nin 17.05.2007 tarihli ilaç kullanım raporuna göre, sanığın affektif bipolar bozukluk ve atipik psikoz tanısı ile tedavi gördüğü anlaşılmakla, sanığın TCK’nın 32. maddesi kapsamında, suçun işlendiği sırada akıl hastalığı veya zayıflığı nedeniyle eylemlerinin hukuksal anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayamadığının veya davranışlarını yönlendirme yeteneğinde önemli derecede azalma olup olmadığının saptanması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayin edilmesi gerektiği zorunluluğu,
2-Fiili işledikleri tarihte altmış beş yaşını ikmal etmiş olup daha önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş bulunan sanıklar M.. A.., D.. E.., E.. K.. ve A.. S.. hakkında tayin olunan kısa süreli hapis cezasının 5237 sayılı TCK’nın 50/3. maddesi uyarınca, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin zorunlu olduğunun gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 12.11.2014 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.