YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/27291
KARAR NO : 2014/18253
KARAR TARİHİ : 06.11.2014
Tebliğname No : 6 – 2013/73136
MAHKEMESİ : Şanlıurfa 3. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 27/12/2012
NUMARASI : 2012/169 (E) ve 2012/263 (K)
SUÇ : Nitelikli mala zarar verme
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olduğu anlaşıldığından, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için aranan 5271 sayılı CMK’nın 231/6. maddesinin (a) bendinde yazılı “kasıtlı bir suçtan mahkum olmama” koşulunun bulunmaması nedeniyle sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede;
Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok, etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir.
Somut olayda; hakkında yapılan şikayet üzerine göz altına alınarak polis merkezine götürülen sanığın, alkolün etkisiyle Çarşı Polis Merkezi Amirliği’ne ait camları kırdığı anlaşılmakla, eyleminin nitelikli mala zarar verme suçunu oluşturduğuna dair mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık müdafinin lehe hükümlerin uygulanması talebi ile ilgili olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 50. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışılmaması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 06.11.2014 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.