Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/26695 E. 2014/16881 K. 21.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/26695
KARAR NO : 2014/16881
KARAR TARİHİ : 21.10.2014

Tebliğname No : 15 – 2012/122663
MAHKEMESİ : Selçuk Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 26/01/2012
NUMARASI : 2011/283 (E) ve 2012/54 (K)
SUÇ : Mala zarar verme

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir.
Müşteki A.. A.. adına kayıtlı olan .. plaka sayılı motosikletin 2006 yılında sonra birkaç kez harici olarak el değiştirdiği, en son kullanıcısının G.. P.. olduğu, olay günü G.. P..’in arkadaşı olan sanıkla birlikte bir düğüne gittikleri, sanığın bir işinin olduğunu söyleyerek G.. P..’den motosikleti istediği, motosikleti alan sanığın saat 23:00 sıralarında düğüne tekrar döndüğü, düğün bitiminde evine gitmek için motosikletini çalıştırmak isteyen Güray’ın motosikletini çalıştıramadığı, motosikletin bozulması nedeniyle sanıkla tartıştığı, sinirlenen Güray’ın motosikleti orada bırakarak yaya olarak evine gittiği, evine giderken sanığın Güray’ı cep telefonundan arayarak gelmesini istediği, ancak tarafların motosikletin bozulması nedeniyle telefonda tartıştıkları, sanığın Güray’a “motosikletini ben arızalandırmadım, motosikleti şimdi yakıyorum” dediği, Güray’ın ise bu söze inanmayarak evine gittiği, kısa bir süre sonra polislerin Güray’ın evine gelerek motosikletin yandığını söyledikleri, sanığın bu şekilde üzerine atılı suçları işlediğinin iddia edildiği olayda, sanığın alınan savunmalarında üzerine atılı suçlamayı kabul etmediği, tanık Güray’ın ise motorsikleti düğün yerinde bırakıp evine dönerken sanığın kendisini telefon ile arayıp motorsikleti yakacağını söylediğini iddia etmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından, sanığın tanık Güray’ı aradığı iddia edilen hattın HTS kayıtlarının çıkarılarak arayan ve aranan numaralar üzerinden kime ait olduğunun tespiti, olay günü tanık Güray’ı arayıp aramadığının belirlenmesi, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de,
1-5237 sayılı kanunun 53. maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alan haklardan, sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, alt soyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c maddesi gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedilmesi,
2-28/06/2014 tarih ve 29044 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 65. maddesiyle 5237 sayılı TCK’nın 152/2-son maddesinde yapılan değişikliğe göre, mala zarar verme suçunun yakarak, yakıcı veya patlayıcı madde kullanılarak işlenmiş olması halinde arttırım miktarının öngörüldüğü bölümde yer alan, “verilecek ceza iki katına kadar artırılır” cümlesindeki “iki katına” ibaresinin çıkartılarak yerine “bir katına” ibaresinin eklenmiş olması karşısında ve mahkumiyet kararındaki arttırım oranı da dikkate alınarak, söz konusu yasa değişikliğine göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 21.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.