Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/2638 E. 2014/18765 K. 12.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/2638
KARAR NO : 2014/18765
KARAR TARİHİ : 12.11.2014

Tebliğname No : 11 – 2011/76748
MAHKEMESİ : Afyonkarahisar 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 02/11/2010
NUMARASI : 2009/132 (E) ve 2010/304 (K)
SUÇ : Güveni kötüye kullanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine; ancak;
Sanığın, trafikte kendi adına kayıtlı … plakalı 1991 model Şahin marka aracı, Afyonkarahisar 2. Sanayi Sitesinde mobilyacılık yapan tanık Ş.. S..’a sattığı, tanık Ş.. S..’ın da aracı katılan İ.. G..’e sattığı, sanığın aracın üzerinde hacizler bulunması nedeniyle aracın devrini yeni maliki katılana vermediği, olay günü de açık kimliği tespit edilemeyen iki şahıs ile birlikte katılanın yanına gelerek, araca müşteri bulduğunu söyleyip katılandan arabayı sanayide ustaya göstermek kastıyla aldıktan sonra bir daha geri getirmediğinin anlaşıldığı olayda, sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK’nın 157. maddesinde tarifini bulan dolandırıcılık suçunu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkın gözetilmesine, 12.11.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.