Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/2533 E. 2014/18736 K. 12.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/2533
KARAR NO : 2014/18736
KARAR TARİHİ : 12.11.2014

Tebliğname No : 11 – 2011/70491
MAHKEMESİ : Nazilli 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 11/10/2010
NUMARASI : 2010/308 (E) ve 2010/814 (K)
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Sanığın, katılan şirket ile aralarında yapılan acentelik sözleşmesi ve kendisine verilen vekaletnameye istinaden Aydın ili Nazilli ilçesinde katılan G. Sigorta A.Ş’nin yetkili acentesi olarak faaliyet gösterdiği süre içerisinde, G. Sigorta adına tahsil ettiği 33.766,81 TL tutarındaki sigorta poliçe primlerini acentelik sözleşmesine aykırı olarak katılan şirkete intikal ettirmeyerek kendisine mal edindiğinin iddia edildiği olayda,
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Gerçeğin kuşkuya meydan verilmeyecek şekilde açığa çıkarılması bakımından, sanığın savunmasında, mail order sisteminden kaynaklanan hata nedeniyle prim bedellerinin ödenmemiş göründüğünü ve katılan şirket tarafından kurulan ve sanığın işyerinde de kullanılan sistemin müşterilerin yetersiz bakiyelerinin olup olmadığını tespit edemediğini iddia etmesi, bilirkişi raporunda ise bu hususa değinilmemiş olması karşısında, mahkeme tarafından bu konuda uzman bir bilirkişiden rapor alınarak mail order sisteminden kaynaklanan şekilde bir gecikme ve zarar doğması ihtimalinin bulunup bulunmadığı hususunun araştırılması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayini gerekirken, eksik inceleme ve yetersiz değerlendirmeyle karar verilmesi,
2-Kabule göre de, 5237 sayılı TCK’nın 52/4 maddesine göre; kararda, para cezasının 24 eşit takside bölünmesine karar verildiği halde, taksit aralığının açık bir şekilde gösterilmemiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK’nın 321.maddesi gereğince BOZULMASINA, 12/11/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.