Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/24015 E. 2016/1079 K. 28.01.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/24015
KARAR NO : 2016/1079
KARAR TARİHİ : 28.01.2016

Tebliğname No : 15 – 2012/98911

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ : Denizli 1. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 29/12/2011
NUMARASI : 2011/180, 2011/441
SANIK : Y.. K..
SUÇ : Dolandırıcılık

Dolandırıcılık suçundan, sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, katılan Hacer’e, sigortadan emekli olmasını sağlayabileceğini söyleyerek, emeklilik işlemlerini gerçekleştirmek amacıyla masraf olarak 12.000 TL para aldığı sonrasında katılanın emeklilik işlemini gerçekleştiremediği gibi aldığı parayı da iade etmeyerek atılı suçu işlediğinin iddia edildiği olayda;
Tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanık hakkında 5237 sayılı TCK.nun 58. maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz bulunmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
Sanığın, suç tarihinde ………….. Danışma Merkezinde çalıştığını, bu işyerinde çalıştığı sırada katılanın yanına gelerek, önceden çiftçi sigortası bulunduğunu bu nedenle emekli olup olamayacağını sorduğunu, çalıştığı firmanın …………… işlerini de takip etmesi nedeniyle katılana araştırıp bilgi vereceğini söylediğini, birkaç gün sonra oğlu olan diğer katılan ……………. birlikte yanına gelen katılan…….., kendisine ödemeler için 12.000 TL verdiğini, sonrasında yaptıkları araştırmada, katılan Hacer’in çiftçi bağkurunun hiç olmadığının öğrenildiğini bunun üzerine katılana, çiftçi bağkurunun olmaması nedeniyle emekli olamayacağını söylediğini ancak vermiş oldukları parayı şu an veremeyeceğini savunması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılması bakımından, sanığın suç tarihinde …………. Danışma Merkezinde çalışıp çalışmadığı, çalışıyor ise adı geçen bu merkezin hangi konularda danışma hizmeti verdiği, emeklilik ve bunun gibi benzeri işlemleri takip edip etmediği yine sanığın, Bağkur yada başka kurumlarda katılan……………..meklilik işlerinin takibi amacıyla yazılı bir talebinin bulunup bulunmadığı araştırılıp, eyleminin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturup oluşturmayacağı hususları da tartışılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tespit ve tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi;
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereğince uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 28.01.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.