YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/2248
KARAR NO : 2013/4003
KARAR TARİHİ : 05.03.2013
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kamu malına zarar verme, işyeri dokunulmazlığını ihlal etme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
1-Kamu malına zarar verme suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Mala zarar verme suçu, başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan,söz konusu suç,seçimlik hareketli bir suçtur. …, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanılış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir.
Somut olayda; … Okulu içerisinde yer alan … Lisesine tahsis edilmiş dersliğin penceresini kırarak içeri giren sanığın, ihbar sonucu polislerin gelmesi üzerine kaçarken de okulun başka bir penceresini kırdığı sabit olmakla kamu malına zarar verme suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesine göre, anılan madde ve fıkrada belirtilen hakları kullanmaktan yoksun bırakılmanın kasten işlenmiş bir suçtan dolayı verilen hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olması karşısında, kararda gösterilmeyen hak yoksunluğunun infaz aşamasında nazara alınması mümkün görüldüğünden tebliğnamedeki (3) numaralı bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, O Yer Cumhuriyet Savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
2-İşyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Bir kimsenin konutuna,konutunun eklentilerine rızasına aykırı olarak giren veya rıza ile girildikten sonra çıkmayan kişi konut dokunulmazlığı suçunu işlemiş olur.Konuta girmek, failin bütün vücudu ile tamamen konuta girmesi demektir. Bu nedenle, konutun eklentisi içinde olmamak kaydıyla, pencereden içeriye bakma, kapıyı dinleme camı tıkırdatma, dış kapı zilini çalma bu suçu oluşturmaz. Konuta veya eklentisine nereden girildiğinin önemi yoktur. Konuttan çıkmamak, konut sahibinin rızası ile girilen konuttan, söz, hareket ve tavırlarıyla kendisini çıkmaya davet edilmesine rağmen, çıkmamaktadır.
… aykırı olarak girme veya rıza ile girildikten sonra çıkması istenilmesine rağmen çıkmayan kişi bu eylemini, açık bir … gerek olmaksızın girilmesi mutat olan yerler dışında kalan işyerleri ve eklentilerinde işlemesi hâlinde fail ikinci fıkraya göre cezalandırılacaktır. Girilmesi mutat olan yerler dışında kalan işyerleri ve eklentileri, avukatlık bürosu, doktor muayenehaneleri, emlak bürosu, mimar bürosu, v.b. gibi izinle girilmesi gereken yerlerdir. Girilmesi mutat olan yerlere, süper marketler, mağazalar, dükkanlar, pasta salonları, kahvehane, restoran ve lokantalar, sinema, tiyatro, otel, bar, hastane örnek gösterilebilir. Halka açık olduğu saatlerde bu gibi yerlere giriş de suç oluşmaz. Ancak halka kapalı olan saatlerde buralara rıza haricinde girilmesi hâlinde bu fıkradaki suç oluşacaktır.
Bu açıklamalar doğrultusunda; gece vakti … Okulu içerisinde yer alan … Lisesine tahsis edilmiş dersliğin penceresini kırarak içeri giren sanığın … yeri dokunulmazlığını ihlal ettiği iddia olunan somut olayda; girilen yerin herkesin girip çıkabileceği kamuya açık bir yer olması karşısında konut veya işyeri olarak kabul edilemeyeceği ve bu nedenle de unsurları oluşmayan işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan beraat kararı verilmesi gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, O yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 Sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK.un 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05/03/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.