Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/22025 E. 2015/32541 K. 22.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/22025
KARAR NO : 2015/32541
KARAR TARİHİ : 22.12.2015

Tebliğname No : 15 – 2012/58918

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ : İzmir 9. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 26/10/2011
NUMARASI : 2010/564, 2011/576
SANIK : M.. B..
SUÇ : Dolandırıcılık

Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
5237 sayılı TCK’nın 168. maddesindeki etkin pişmanlık hükmünün uygulanabilmesi için, failin bizzat pişmanlık göstererek mağdurun uğradığı zararı aynen geri verme veya tazmin suretiyle gidermesi gerektiği, ayrıca Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 27.05.2008 gün ve 2008/11-127-147 sayılı kararında açıklandığı üzere, 5237 sayılı Kanun’un 168. maddesinin “pişmanlıktan kaynaklanan iade ve tazmini” esas aldığı, somut olayda ise, 30/06/2010 tarihli yakalama, üst arama ve teslim tutanağından anlaşıldığı üzere, hastane bahçelerinde hasta yakınlarının dolandırılması olaylarının şüphelisi olan sanığın, polis tarafından durdurularak kimlik tespiti yapıldığı sırada katılanın şikayeti üzerine yapılan üst aramasında, sanığın üzerinden katılandan aldığı 200 TL’nin çıktığı, bu paranın sanıktan alınarak polisler tarafından katılana iade edildiği anlaşılmakla; pişmanlıktan kaynaklanan bir iade söz konusu olmadığından, sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmama gerekçesinin yasal ve yeterli olduğu değerlendirilerek tebliğnamedeki (1) numaralı bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Belirlenen gün para cezası, adli para cezasına çevrilirken, uygulama maddesi olarak 5237 sayılı TCK’nın 52. maddesinin yanısıra, uygulama yeri bulunmayan, aynı kanunun 50. maddesi yazılmış ise de, söz konusu yanlışlığın mahallinde düzeltilmesi olanaklı görülmüş; adli sicil kaydında tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında TCK’nın 58. maddesi hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin (1), (2) ve (4) numaralı fıkralarıyla ilgili olarak, Anayasa Mahkemesi’nin verdiği 08.10.2015 tarihli ve E. 2014/140, K. 2015/85 sayılı kısmi iptal kararı, 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdiğinden, koşulları oluşması halinde infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın bir nedene dayanmayan sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Hapis cezası alt sınırdan tayin olunduğu halde, ayrıca yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeden aynı gerekçeyle adli para cezasına esas alınması gereken tam gün sayısının alt sınırdan uzaklaşılarak tayini suretiyle çelişkiye düşülmesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılanmayı gerektirmeyen bu hususta, aynı kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla “12 gün”, “10 gün” ve “200 TL” adli para cezası terimlerinin tamamen çıkarılarak, yerlerine sırasıyla “5 gün”, “4 gün” ve “80 TL” adli para cezası ibarelerinin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün isteme aykırı olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 22/12/2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.